A
Admin
Yönetici
Yönetici
Kurultay davasının 30 Haziran’daki kritik duruşması öncesi konuşan 28 Dönem CHP Edirne Milletvekili Aday Adayı Namık Kemal Oğuz, isimler üzerinden yapılan tartışmalara değil, CHP'nin kurumsal gücüne dikkat çekerek birlik ve sağduyu çağrısı yaptı. CHP'de kurultay süreci sonrası yaşanan tartışmalar ve devam eden yargı süreciyle ilgili olarak dikkat çeken bir değerlendirmede bulunan Oğuz, partinin geleceğiyle ilgili hassas bir süreçten geçildiğini belirtti. İsimlerden bağımsız bir duruş sergileyerek aklıselim ve dayanışma vurgusu yaptı. Oğuz, “Cumhuriyet Halk Partisi, kişilere endeksli bir yapı değil, tarihi sorumluluğu olan kurumsal bir yapıdır. Bugün yaşananlar gelip geçici olabilir ama bizim partiye olan sorumluluğumuz süreklidir.” dedi. CHP'nin 2023 yılında gerçekleştirdiği 38. Olağan Kurultay'a ilişkin açılan iptal davasının ikinci duruşması 30 Haziran'da Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülecek. Söz konusu dava, CHP’den ihraç edilen eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ile delegeler Yılmaz Özkanat, Hatip Karaaslan ve Kamile Bahar Önal tarafından, kurultayın iptali ve yetkili kurulların görevden uzaklaştırılması talebiyle açıldı. Oğuz, bu sürece dair şu değerlendirmeyi yaptı: “30 Haziran’da verilecek karar ne olursa olsun, CHP bu süreci kendi gelenekleri, hukuki temelleri ve örgütsel dayanışmasıyla aşabilecek güçtedir. Burada mesele bir isim değil, kurumsal sürekliliktir. Bu süreçte asıl ihtiyacımız olan; ayrışmak değil, ortak akılda buluşmak ve partiye olan inancı diri tutmaktır.” SAHADAN GELEN GÜÇLÜ MESAJ Namık Kemal Oğuz, 28. Dönem milletvekilliği aday adaylığı sürecinden bu yana parti sahasındaki çalışmalarına ara vermeden devam etti. Saha faaliyetleri, örgüt buluşmaları ve yerel yapılarla temaslarını sürdüren Oğuz, siyasette sadece seçim dönemlerinde değil, her zaman sorumluluk almanın önemine dikkat çekti. Kurban Bayramı'nın ilk gününde CHP İpsala ve Keşan ilçe örgütüyle, ikinci gününde ise Uzunköprü ve Havsa ilçelerinde bayram ziyaretleri gerçekleştiren Oğuz, gittiği her yerde büyük bir ilgiyle karşılandı. Başağıl, Çalıköy, Yağmurca, Karabürçek ve Hasanpınar gibi köylerde üreticilerle buluşan Oğuz, ayrıca ilçe merkezlerindeki kahvehanelerde yurttaşlarla bir araya geldi. Oğuz’un bu açıklamaları, hem parti içindeki kutuplaşmalara karşı yapıcı bir duruş olarak yorumlandı, hem de süreçten bağımsız şekilde partinin birlik içinde kalması gerektiğini hatırlattı. PARTİ İÇİ TARTIŞMALAR VE YARGI SÜRECİ CHP'nin 38. Olağan Kurultayı'na ilişkin açılan iptal davasının ikinci duruşması 30 Haziran'da Ankara 42. Asliye Hukuk Mahkemesi'nde görülecek. Söz konusu dava, CHP’den ihraç edilen eski Hatay Büyükşehir Belediye Başkanı Lütfü Savaş ile delegeler Yılmaz Özkanat, Hatip Karaaslan ve Kamile Bahar Önal tarafından, kurultayın iptali ve yetkili kurulların görevden uzaklaştırılması talebiyle açıldı. Dava sürecine ilişkin CHP'nin eski Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun ne yapacağı merak konusu olmaya devam ediyor. Kılıçdaroğlu, “Cumhuriyet Halk Partisi’nin mahkeme salonunda, adliye koridorlarında tartışılması yanlış. Ben tartışmam” ifadelerini kullandı. CHP Genel Merkezi, 30 Haziran'daki kurultay iptal davasına kilitlenmiş durumda. 38'inci Olağan Kurultay davasından “mutlak butlan” kararı çıkması halinde ana muhalefeti bekleyen pek çok durum var. Oğuz’un bu süreçteki sağduyulu ve birleştirici açıklamaları, parti tabanında olumlu karşılandı. CHP'nin bu kritik dönemi, iç dinamiklerini koruyarak ve demokratik ilkelerine bağlı kalarak aşması bekleniyor.