A
Admin
Yönetici
Yönetici
Eskişehir'in üç üniversitesi var... Anadolu Üniversitesi, Osmangazi Üniversitesi ve Eskişehir Teknik Üniversitesi... *** Bu üç değerli üniversitemizin toplam 31 fakültesi, 5 Yüksek Okulu, 11 Meslek Yüksek Okulu ve 9 Enstitüsü mevcut. *** Üç üniversitemizin Fakülteleri, Yüksek Okulları, Meslek Yüksek Okulları ve Enstitülerinde ise aralarında ülke ve uluslararası alanda tanınan, bilinen ve başarılı isimlerin de olduğu 5 bine yakın akademisyen görev yapıyor... *** Hal böyleyken... Eskişehir'de odalar, dernekler, sivil toplum örgütleri, kamu kurum ve kuruluşları tarafından düzenlenen sempozyum, kongre, konferans, seminer, hizmet içi eğitim gibi etkinliklere bakıldığında, sürekli olarak, özellikle akademisyen konuşmacıları dışarıdan getirme merakı var... *** Aynı uzmanlık alanında söz sahibi olan en az 20-30 akademisyen dururken, bu tür etkinliklere konuşmacı olarak başka bir üniversiteden uzman ve akademisyenlerin çağırılması bana çok mantıklı gelmiyor. *** Halbuki bu şehir önce kendi bilim insanını öncelemeli, kendi bilim insanını dinlemeli, kendi bilim insanına sahip çıkmalı ve birileri parlayacaksa da kendi bilim insanını parlatmalı... *** Umarız şehirde bugüne kadar önemsenmeyen ve dikkat edilmeyen bu konuya, bundan böyle daha çok hassasiyet gösterilir... Böylece, bizler de bu şehrin üniversitelerinde görev yapan uzman ve akademisyenlerini, bu tür etkinlik ve programlarının konuşmacıları olarak daha çok görüp, dinleme imkanı buluruz... ,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,, SÖYLENİLENLER ÇIKTI... NASA Kar Uzmanı olarak görev yapan Dr. Thomas Painter, Türkiye’yi ilgilendiren kötü bir haber vermişti 2018 yılının başında. *** Küresel ısınma nedeniyle Türkiye’ye bundan böyle az kar, çok yağmur yağacağını söylemişti. *** Sera gazlarının da etkisiyle bozulan iklim dengesi ve küresel ısınma nedeniyle “Türkiye’de daha çok sel yaşayacaksınız.” demişti çok iyi hatırlıyoruz… *** Bu yeni ikim durumuna hazır olmak için bir de öneride bulunup: ”Ülkenin bazı yerlerine çok yağmur yağacak. Bu yüzden ülke olarak altyapıya yatırım yapın. Bazı yerler ise ciddi kuraklık çekecek. Buna hazır olmak için de temiz su temini için acilen barajlar inşa edin!” uyarısında bulunmuştu. *** Hatırlarsanız kış aylarını sellerle geçirdik. Bahar aylarıyla birlikte kuraklık emareleri baş göstermeye başladı. Uzmanlar önümüzdeki yaz aylarında kuraklığın daha da sıkıntılı bir boyuta evrileceğini söylüyor. *** Sonuçta söylenilenler çıktı ve biz hiç bir tedbir almadık. ,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,, CUMHURBAŞKANININ ÇAĞRISINDAN BİR GÜN SONRA BU KAVGA HİÇ OLMADI! Cumhurbaşkanı Erdoğan kabine toplantısının ardından kameraların önüne çıkarak, İsrail-İran savaşı ile başlayan sürecin endişe verici olduğunu ve bu süreçten Türkiye'nin olumsuz etkilenebileceğini söylüyor önce... Ardından da Türkiye'nin son dönemde 'siyasette bir yumuşama iklimine girdiğini' söyleyerek şu açıklamayı yapıyor: "İç cephemizi tahkim ve takviye etmemiz fevkalade önemlidir. Bunun yolu da evvelemirde siyasette diyalog zeminini güçlendirmekten geçiyor. Birileri, kardeşlik eksenini sabote edecek hal ve hareketlere girişiyor. Uzatılan elin sıkıca tutulmak yerine kopartılmaya çalışılmasına izin vermeyiz" *** Erdoğan kısacası; Siyasette yumuşama dönemine girildiğini... İç cephede uyuşmazlıkların bir tarafa bırakılmasını... Siyasette diyalog zemininin güçlendirilmesi gerektiğine vurgu yapıyor... *** Cumhurbaşkanı “Yumuşama, Diyalog, Uzlaşma” çağrısı yaptıktan bir gün sonra, Yumuşamanın, diyaloğun, uzlaşmanın ilk olarak başlaması gereken TBMM'nin Sanayi, Ticaret, Enerji, Tabii Kaynaklar, Bilgi ve Teknoloji Komisyonu’nda kavga çıkıyor! *** Ne diyelim... Bu açıklamanın ertesi günü bu kavga hiç olmamış... Bu kavganın içinde Eskişehir'in bir milletvekilinin de bulunması, hiç mi hiç olmamış... ,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,,