A
Admin
Yönetici
Yönetici
Doğancı, 1. Grup maçlarını lider olarak tamamladı. Oynanacak yarı finalde kendi evinde, yani ev sahibi durumundaydı. Maça çok iyi başladı. İlk bölümde 2 gol buldu. Skor avantajı sonrasında kontrolü ele aldı ve topu tutmaya başladı. Taktiksel anlamda iyiydiler. Golleri erken bulmaları, oyuncuların üzerindeki baskıyı hissetmemesini sağladı. Bu, takım için iyi oldu. Devreyi skor üstünlüğüyle kapattılar. Kalelerinde tehlikeli bir pozisyon yaşanmadı.
İkinci 45 dakikada güçlü bir oyun sergilendi. Rakip, oyun disiplininden kopmuştu. İyi oyun, tehlikeli ataklar getirdi. Arka arkaya atılan 3 gol, farkın 5’e çıkmasını sağladı. Doğancı rahat bir galibiyet alarak finale yükseldi.
Doğancı’da görev alan oyuncular, görevlerini eksiksiz yerine getirdi. Mehmetcan Seyitler, sol savunmada ve hücumda kazandığı topları olumlu kullandı. Süleyman Sarı, orta sahada adeta bir dinamo gibi çalıştı ve başarılı bir oyun ortaya koydu. Osman Seyhan, sağ kenarda mücadele etti ve takımı adına 2 gol kaydetti. Tüm takım birlikte hareket etti, yardımlaştı. Haklı olarak yarı finalde Boğaziçi’ni Emek Stadı’nda 5-0’lık skorla mağlup ederek finale çıktılar. Ancak şimdiden söylemeliyim ki final böyle olmayacak. Finalde, oyun disiplininden uzak bir Tepebaşı olmayacaktır.
Mücadeleyi kaybeden Boğaziçi takımı ise yarı finalde güçlü bir rakip karşısında genç oyunculardan kurulu kadrosuyla buraya kadar gelerek zaten önemli bir başarı elde etti. Tebrikler. Ancak Doğancı’da oynanan senaryoda Boğaziçi takımının zihinsel ve duygusal hazırlık yapması şarttı. Bunun olmadığını gördüm. Futbol asla sadece futbol değildir; çok paydaşı olan bir oyundur. Bu tarz organizasyonlarda birlik ve beraberlik gerekir. Bunu yapmadıkları için farklı bir skorla mağlup oldular. Futbol oyununda hakemlerle oynamayacaksın. Kaybeden Boğaziçi olmuştur.
Doğancı teknik sorumlusu Azmi Coşkun, takımını sevk ve idare ederek finale çıkardı. Bu yönetimiyle disiplinli oyunun başarıyı getireceğini düşünüyorum. Doğancı (Elye) takımında birlik ve beraberlik en üst seviyededir. Bu takımın 12. adamı Elye taraftarıdır. Takımın finalde centilmenliği ön planda tutup, hakemin başlama düdüğünden son düdüğüne kadar tam destek vermesi gerekir.
Zorluk derecesi yüksek bir mücadele yaşandı. Maçın hakemi Zekai Töre, bir oyuncudan şiddet gördü. Yapılan sert davranış, yönetimini devam ettiremeyecek kadar etkili değildi diye düşünüyorum. Maçı yönetmeye devam etti. Yardımcılarıyla birlikte başarılı bir yönetim sergiledi.
İkinci 45 dakikada güçlü bir oyun sergilendi. Rakip, oyun disiplininden kopmuştu. İyi oyun, tehlikeli ataklar getirdi. Arka arkaya atılan 3 gol, farkın 5’e çıkmasını sağladı. Doğancı rahat bir galibiyet alarak finale yükseldi.
Doğancı’da görev alan oyuncular, görevlerini eksiksiz yerine getirdi. Mehmetcan Seyitler, sol savunmada ve hücumda kazandığı topları olumlu kullandı. Süleyman Sarı, orta sahada adeta bir dinamo gibi çalıştı ve başarılı bir oyun ortaya koydu. Osman Seyhan, sağ kenarda mücadele etti ve takımı adına 2 gol kaydetti. Tüm takım birlikte hareket etti, yardımlaştı. Haklı olarak yarı finalde Boğaziçi’ni Emek Stadı’nda 5-0’lık skorla mağlup ederek finale çıktılar. Ancak şimdiden söylemeliyim ki final böyle olmayacak. Finalde, oyun disiplininden uzak bir Tepebaşı olmayacaktır.
Mücadeleyi kaybeden Boğaziçi takımı ise yarı finalde güçlü bir rakip karşısında genç oyunculardan kurulu kadrosuyla buraya kadar gelerek zaten önemli bir başarı elde etti. Tebrikler. Ancak Doğancı’da oynanan senaryoda Boğaziçi takımının zihinsel ve duygusal hazırlık yapması şarttı. Bunun olmadığını gördüm. Futbol asla sadece futbol değildir; çok paydaşı olan bir oyundur. Bu tarz organizasyonlarda birlik ve beraberlik gerekir. Bunu yapmadıkları için farklı bir skorla mağlup oldular. Futbol oyununda hakemlerle oynamayacaksın. Kaybeden Boğaziçi olmuştur.
Doğancı teknik sorumlusu Azmi Coşkun, takımını sevk ve idare ederek finale çıkardı. Bu yönetimiyle disiplinli oyunun başarıyı getireceğini düşünüyorum. Doğancı (Elye) takımında birlik ve beraberlik en üst seviyededir. Bu takımın 12. adamı Elye taraftarıdır. Takımın finalde centilmenliği ön planda tutup, hakemin başlama düdüğünden son düdüğüne kadar tam destek vermesi gerekir.
Zorluk derecesi yüksek bir mücadele yaşandı. Maçın hakemi Zekai Töre, bir oyuncudan şiddet gördü. Yapılan sert davranış, yönetimini devam ettiremeyecek kadar etkili değildi diye düşünüyorum. Maçı yönetmeye devam etti. Yardımcılarıyla birlikte başarılı bir yönetim sergiledi.