A
Admin
Yönetici
Yönetici
İran Dışişleri Bakanı Abbas Arakçı, Çin merkezli CGTN televizyonuna verdiği özel röportajda, ülkesinin Şanghay İşbirliği Örgütü (ŞİÖ) ile ilişkilerini, İsrail’in saldırılarını ve ABD ile yürütülmesi muhtemel nükleer müzakerelere dair önemli mesajlar verdi. Arakçı, İran’ın 2023 yılında ŞİÖ’ye tam üye olarak katıldığını hatırlatarak, bu örgütün gelişmekte olan ülkeler için alternatif ve adil bir platform sunduğunu belirtti. Arakçı, “Bu örgütü çok önemsiyoruz. Özellikle güvenlik, ekonomi ve kültürel alanlarda Batıdan farklı bir yaklaşımla sorunları çözmeye çalışıyoruz. İran bu sürece aktif katılmak istiyor,” ifadelerini kullandı. Arakçı, İran’ın nükleer tesislerine yönelik İsrail-ABD saldırılarını hatırlatarak, ŞİÖ üyelerinin bu saldırıları kınamasını değerli bulduklarını belirtti. “Saldırılar, uluslararası hukukun ve BM Şartı'nın açık ihlalidir. Hele ki nükleer tesislere saldırı, insanlık için çevresel felaket doğurabilecek bir savaş suçudur. Bu kabul edilemez,” diyen Arakçı, Çin başta olmak üzere ŞİÖ üyelerinin İran’a verdikleri desteği memnuniyetle karşıladıklarını söyledi. İranlı Bakan ayrıca, bu saldırıların ardından ŞİÖ’nün Tahran’a vereceği siyasi desteğin önemine vurgu yaparak, “Biz bölgede barışı ve işbirliğini savunuyoruz. Ama saldırıya uğradığımızda da gerektiği gibi karşılık veririz. ŞİÖ’den tam destek bekliyoruz,” dedi. Arakçı, İsrail’in İran’a yönelik saldırılarına dair bir soruya ise şu yanıtı verdi: “Bu bir çatışma ya da savaş değildi. Bu doğrudan bir saldırıydı. Biz sadece kendimizi savunduk. Topraklarımızda kahramanca direndik ve saldırganı ateşkese zorladık. Ancak bu ateşkes kırılgandır; çünkü İsrail gibi güvenilmez bir rejimle karşı karşıyayız. Ama biz her senaryoya karşı hazırlıklıyız. Savaşı istemiyoruz ama gerekiyorsa mücadele ederiz. Arakçı, nükleer müzakerelerin geleceğine dair değerlendirmesinde ise İran’ın halen beklemede olduğunu ve karar için karşı tarafın gerçek niyetini görmesi gerektiğini ifade etti. “Programımız tamamen barışçıldır ve bunu paylaşmaya hazırız. Ancak bu yalnızca müzakere yoluyla olur,” diyen Arakçı, 2015’te imzalanan nükleer anlaşmayı hatırlatarak, ABD’nin tek taraflı çekilmesini büyük bir hata olarak tanımladı. “Bugünkü sorunların tümü o çekilmenin sonucudur,” dedi. Röportajda, “Yeniden müzakere edilmiş bir anlaşma mümkün mü?” sorusuna Arakçı şu yanıtı verdi: “Evet, mümkün. Ama öncelikle karşı tarafın samimi bir irade ortaya koyması lazım. Askeri seçenek masadan kaldırılmalı, ileriye dönük diplomatik yol tercih edilmeli. Son saldırılar bir şeyi net gösterdi: İran’ın nükleer programı askeri yollarla durdurulamaz. Ancak müzakereyle, barışçıl bir çözümle ilerlenebilir. ABD, geçmişte verdiği zararı telafi etmeden, bu sürece yeniden başlayamayız.”