A
Admin
Yönetici
Yönetici
AHMET BUĞRA TOKMAKOĞLU-EGE TELGRAF/ Ege Denizi’nin karşı kıyısında, Türkiye’ye sadece 1,6 kilometre mesafede yer alan Sisam Adası, hem doğal hem de kültürel zenginliğiyle dikkat çeken Yunan adalarından biri. Mitolojiden tarihe, doğadan gastronomiye uzanan çeşitliliğiyle ziyaretçilerine unutulmaz bir deneyim sunan bu ada, özellikle yaz aylarında Türkiye’den yoğun ilgi görüyor. İşte Sisam’ı keşfetmek isteyenler için kapsamlı bir seyahat rehberi. Coğrafya ve İklim: Dağlar, Üzümler ve Akdeniz Güneşi Sisam Adası, yaklaşık 43 kilometre uzunluğunda ve 13 kilometre genişliğinde olup 477,4 km²'lik bir alana yayılıyor. Coğrafi yapısı büyük oranda dağlıktır; Ampelos Dağı (1.095 m) ve Kerkis Dağı (1.434 m) adanın en yüksek zirveleridir. Dağlık alanları çevreleyen başlıca ovalar ise Vathy, Karlovasi, Pythagoreio ve Marathokampos bölgeleridir. Bu verimli alanlar özellikle ünlü Misket üzüm bağlarıyla tanınıyor. İklimi ise tipik Akdeniz iklimidir: yazları sıcak ve kurak, kışları ise ılıman ve yağışlı geçer. Yıllık ortalama sıcaklık yaklaşık 18,4 °C, ortalama yağış miktarı ise 705 mm’dir. Bu ılıman iklim, adayı yıl boyunca cazip kılan etkenlerden biri. Tarihin İzinde: Antik Çağdan Osmanlı’ya Sisam’ın tarihi, Neolitik Çağ’a kadar uzanır. M.Ö. 7. yüzyılda İyonya’nın önemli şehir devletlerinden biri haline gelen ada, zaman içinde birçok medeniyete ev sahipliği yapmıştır. Persler, Atinalılar ve Spartalılar sırasıyla adayı yönetmiş, ardından Roma ve Bizans dönemleri gelmiştir. 13. ve 14. yüzyıllarda Cenevizlilerin egemenliğine giren ada, 15. yüzyıl sonlarında Osmanlı hâkimiyetine dahil olmuştur. 1834’ten 1912’ye kadar özerk “Sisam Prensliği” olarak varlığını sürdüren ada, 1913 yılında resmen Yunanistan’a bağlanmıştır. Bu köklü tarih, Sisam’ı açık hava müzesi niteliğinde bir destinasyon haline getiriyor. Kültürel Miraslar: UNESCO Korumasındaki Harikalar Sisam, antik dönemden kalma yapılarıyla öne çıkan bir kültürel merkezdir. Özellikle UNESCO Dünya Mirası listesinde yer alan Hera Tapınağı (Heraion), erken dönem İyon tapınak mimarisinin en etkileyici örneklerinden biridir. Tapınak M.Ö. 8. yüzyıldan itibaren kutsal kabul edilmiştir. Bir diğer dikkat çekici yapı ise Eupalinian Tüneli'dir. M.Ö. 6. yüzyılda mühendis Eupalinos tarafından iki uçtan kazılarak yapılan bu 1.036 metrelik su tüneli, antik mühendisliğin zirve örneklerinden biridir. Ayrıca Pythagoreio Antik Kenti kalıntıları ve Herodot’un bahsettiği devasa dalga kıran da tarihe ilgi duyanlar için mutlaka görülmesi gereken yerler arasında. Doğal Zenginlikler ve Yaban Hayatı Sisam’ın doğası sadece dağlar ve denizle sınırlı değil. Ada, yemyeşil ormanlarla, zeytinliklerle ve üzüm bağlarıyla kaplıdır. Tarım alanında öne çıkan bu bitki örtüsü, ada ekonomisinin de temel direklerinden biridir. Doğa yürüyüşleri ve fotoğrafçılık için ideal olan Sisam, aynı zamanda altın çakal, yaban domuzu, Akdeniz foku ve flamingolar gibi birçok hayvan türüne de ev sahipliği yapıyor. Denizin ve Kumun Keyfi: Popüler Plaj ve Köyler Sisam’da denize girmek isteyenler için birçok eşsiz seçenek mevcut. Kokkari, Lemonakia, Psili Ammos ve Pythagoreio gibi köyler, tertemiz suları ve huzurlu atmosferleriyle öne çıkar. Özellikle Psili Ammos Plajı, ince kumu ve sığ deniziyle çocuklu aileler için idealdir. Kokkari ise rüzgarlı havası sayesinde rüzgar sörfü ve yelken sporu yapanların gözdesidir. Ulaşım ve Türkiye Bağlantısı Sisam’a Türkiye’den ulaşmak oldukça kolay. Kuşadası’ndan hareket eden feribotlarla yaklaşık 1,5 saatlik bir yolculuk sonrası adaya varılabiliyor. Schengen vizesine sahip olanlar bu seyahati rahatlıkla gerçekleştirebilirken, sezonluk olarak sunulan “kapı vizesi” uygulaması sayesinde birçok Türk vatandaşı da günübirlik ya da kısa süreli tatil için adayı tercih ediyor.