Zulm İle Abâd Olan Kahr İle Berbâd Olur

  • Konbuyu başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi
A

Admin

Yönetici
Yönetici
İşbu ma’nâ-yı bedihî, görünen gün gibidir Ömr bin yıl dahi olsa yine bir gün gibidir (Ârif) Hemen belirtelim ki, bir ülkede güçsüz olanlar, güçlü olanlardan zulüm görüyorsa, o ülkede adaletten bahsetmek abesle iştigaldir. Zira zalimler korkak olur, korkaklar da zalim olur. Unutmamak gerekir ki: “Bir millet küfürle payidar olabilse de zulümle asla payidar olamaz.” (İmam Mâverdî) Çünkü “Allah kullarına zulüm dilemez” (Mü’min/31) Onun için de: “Allah zalimleri sevmez” (Şûrâ/40) ve keza “Allah zalimleri doğru yola eriştirmez.” (Âl-i İmrân/86) Ayrıca: “Bilin ki Allah’ın laneti zalimler üzerinedir.” (Hûd/18) Şunu da belirtelim ki: “Toplulukları idare edenler (günümüzde olduğu gibi) adaletten ayrılıp, zulüm ve haksızlık yaptıkları zaman, Allah o ülkede bereketi azaltır, her şeyde bir noksanlık ve darlık baş gösterir.” (Vehb bin Münebbih) Ülkemizdeki durum bundan farklı değildir. Zira siyasette, sosyal yapılanmada, gelir dağılımında haksız ve yersiz uygulamalar elan devam etmektedir. Oysa: “Ne zulmediniz, ne de zulme uğrayınız” denir. Çünkü zulüm ile abat olanların, sonradan kahır ile berbat olduklarını görenlerdeniz. Keza Peygamber Efendimiz: “Mazlumun âhından sakının. Çünkü onun duasıyla Allah arasında perde yoktur” buyurmakta ve zulüm asla onaylanmamaktadır. Bu kurallara dikkat eden önce zahmet çeker, daha sonra rahat eder. Çünkü nefsini yenebilen, her zorluğu da yener. Hatırlatalım ki: “Her yokuşun bir inişi, her inişin de bir yokuşu vardır.” Zalim zulmeder, Allah kaydeder, sonrasında da mahveder. Allah: “Şüphesiz biz insanı zorlukları karşılamak üzere yarattık” (Beled/4) buyururken, yine: “Muhakkak ki güçlükle beraber bir kolaylık vardır” (İnşirâh/5) buyurmaktadır. Yani zulme karşı direnenler için kolaylıklar olduğunu, bunlara karşı direnç gösterilmesi gerektiğini de vurgulamaktadır. Çünkü zulüm ile abat olunmaz. Zalimlerin zulmü, zaman içinde onların başına musallat olur. Ömür boyu cezaevlerinde kalırlar. O zaman da insan kahru perişan olur. Geçici bir dünya için zulmetmeyi sevenlerin, eninde sonunda başlarına mutlaka bir musibet gelir. Sıhhati bozulur, makamı elinden alınır, vahlanıp durur. Onun için ne olduğunu değil, geleceğin ne olacağını düşünerek hareket edenler felaha kavuşur. Aksi hal içinde olanlar da eziyetlere katlanır. Bu da görüldüğü gibi kolay değildir. Dikkat ister, feraset ister, basiret ister. Bu hususlara dikkat etmeden yola çıkanlar, mutlaka siyasi ve ekonomik kaza yaparlar. Karakter sahibi insan, işinde temkin gösterir, helal-haram ayrımını yaparak işini yönetir. Çünkü zor kazanılan, kolay kaybedilebilir. Zulmeden de zulme uğrayabilir. Onun için işi mükemmel yapmalı ki, bedel ödemeye mecbur kalınmasın. Tekrarlıyoruz ki, nefsini yenebilen, her zorluğu da yener. Nefsin taşkınlıklarına kucak açan, zulme de başvurabilir. Ondan sonra da kahır ile berbat olur. Geçmişte bunun birçoğuna şahit olduk, birçokları da kahır ile berbat oldular. Denir ki: Zalimin zulmü varsa, mazlumun Allah’ı var Etme zalim bu zulmü, yarın Hakk’ın divanı var. Çünkü mazlumun, zulme uğrayanın âhı asla yerde kalmaz. Zira: Mazlumun âhı, tahttan indirir şâhı. Sonuç olarak Abdullah Gülcemal’in dediği gibi: Unutunca yetimi, hastaları, açları, Bir dua (beddua) yıkar, nice taht ve taçları Tarih tekerrür eder, bir mazlumun eliyle, Kendi yüzünde şaklar zalimin kırbaçları Nabi de der ki: Ya Rab Saray-ı devletin et âşiyân-ı bûm Ehl-i dilin derûnunu vîrân edenlerin Yani gönül kıranların (zulmedenlerin) muhteşem sarayını baykuş yuvasına çevir (Allah’ım!). Unutmamak gerekir ki: Keser döner, sap döner Gön gelir, hesap döner Sabırla bekliyoruz… Rahman ve Rahim, Kadir ve Muktedir, Gaffar ve Settar olan Allah’a emanet olunuz. “Ya Rabbi bu haftayı bize hayırlı ve bereketli kıl. Hayırlara yakın, şerlere uzak eyle.” Selam doğru yola uyanlara olsun. (Taha/47). 16.06.2025 Not : Makalemiz Mustafa Taşçı’nın ‘Sözler Hazinesi’ eserinden istifade edilerek yazılmıştır.
 
Geri
Üst