A
Admin
Yönetici
Yönetici
Hale YILDIRIM / GÜNDEME BAKIŞ - İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Cemil Tugay, BİSİM’in yenilenen altyapısı ve kullanıcı odaklı iyileştirmelerini Tarihi Havagazı’nda yaptığı toplantıyla tanıttı.
Başkan Tugay, göreve başladığında BİSİM uygulamasının kaldırılmış olduğunu dile getirerek, “Epeydir hazırlığını yaptığımız ve huzurlarınıza getirdiğimiz BİSİM’in yeni bisikletlerini tanıtacağız, yeni bir başlangıç yaptık, yeni bir evreye geçtik. Ben Nisan 2024’te seçildiğimde, biz seçilmeden 3 ay önce BİSİM’leri kaldırmıştı belediye. Ben geldiğimde niye kaldırdınız diye bana soruldu, biz kaldırmadık, geldiğimizde yoktu. 2014’te kullanılmaya başlanılmıştı ve o günden beri de yenileme olmadı, bisikletler eski ve kullanılamaz durumdaydı, o nedenle kaldırıldığını tahmin ediyoruz” dedi.
BİSİM kullanımının karbon emilimini de düşüreceğine dikkat çeken Başkan Tugay, “BİSİM İzmir için simgesel anlamda da önemli. Sasalı’dan İnciraltı’na kadar körfezin çevresini dolaşan bir bisiklet yolumuz var, 105 kilometre. Bisiklet, ulaşım aracı, biz insanlar şehir için de bir yerden bir yere giderken bisiklet kullansın istiyoruz. Motorlu araçları daha az kullanalım, karbon emisyonu daha az olsun, trafik daha az olsun istiyoruz” ifadelerini kullandı.
İzmir’in 2030 yılına kadar karbon nötr bir şehir olma hedefi olduğunu belirten Tugay, “AB’ye böyle bir bildirimimiz var. Bunu yapmadığımızda cezalandırılmayacağız ancak böyle bir şeyi yerine getirebilirsek İzmir için olabilecek en güzel şeylerden biri olacak. Karbon emisyonu konusunda iklim konusunda bilinçli olmalıyız. Fosil yakıtlardan dolayı havaya salınan karbon monoksit atmosferde birikiyor ve bugün hepimizin yaşadığı anormal atmosfer hareketlerine neden oluyor aynı zamanda kuraklığa sebep oluyor. Biz bunu artık çok hissedilir şekilde yaşıyoruz. Önümüzdeki yıllarda maalesef bu devam edecek. Bu durumu düzeltmenin tek yolu atmosfere karbon salınımını azaltmak” dedi.
“İzmir, Türkiye’ye ve dünyaya örnek olabilecek şehirlerden biri” diyen Tugay, “Kültürü, insan dokusuyla, insanlarımızın duyarlılıklarıyla İzmir en hassas ve koruyucu duygulara sahip şehirlerden birisi. Çevreye çöp atanlardan insanlar şikayet ediyor. Vatandaşlarımızın bunu yapmaması lazım. Şehrin genelindeki tutuma baktığımız zaman doğayla ilişkiler açısından içinde yaşadığı çevreye duyduğu saygı açısından kültür açısından bence Türkiye’nin en hassas şehirlerinden biri İzmir. Bu yüzden İzmir’e yapılan haksız eleştirileri kabul etmiyorum. Şunu asla unutmayalım; eğer Türkiye’de herhangi bir şehir karbon nötr olacaksa bunu ilk başaran şehir İzmir olacaktır. Biz buna inanıyoruz” diye konuştu.
“Ben ve arkadaşlarım mütevazi insanlarız” diyen Başkan Tugay, “Biz bir yaptığına bin katıp anlatan değil, her şeyi görevi olarak yapan, sessizce çalışan ama görevini en iyi yapan insanlardan oluşuyor İzBB. Biz karbon nötr olma yolunda da önemli adımlar atıyoruz. Toplumumuzu cesaretlendirmemiz lazım, şehrimizi, halkımızı çevreye daha duyarlı ve karbon emisyonu daha düşük bir yaşam şekline dönüştürmek için daha cesur olmamız lazım. Önümüzdeki aylarda ve yıllarda ben görevde olduğum sürece şehrimizde yaya ve bisikletlerin daha fazla kullanım alanı olması için önemli ve radikal kararlar alacağız” diye konuştu.
İzmir’deki mevcut bisiklet yollarının insanları bir yerden bir yere götürmediğini ve ulaşımı sağlamadığını vurgulayan Başkan Tugay, “Trafiğe kapatacağımız çok sayıda cadde ve yol olacak. Bir yerden bir yere gidip gitmediği belli olmayan, sadece yapılmak için yapılan işler olmayacak. Biz bisiklet yolu yapacaksak nerede başlayıp nerede bittiği belli, insanları bir yerden yere götüren yolar olacak. Yapmış olmak için yapmayacağız. Şehirde bisiklet ulaşımını sağlamayan ama bisiklet yolumuz var gibi uygulamaları kaldıracağız. Öyle güzel işler yapacağız ki onlar hatırlandığı zaman sadece ‘evet daha güzeli yapılabiliyormuş’ diyeceğiz” açıklamasında bulundu.
Başkan Tugay, yeni bisikletlere ilişkin de bilgi vererek, “Rengiyle, sağlamlığıyla, kullanım kolaylığıyla, seçenekleriyle paylaşımlı bir mobil araç olarak yepyeni bin bisikleti kullanıma sunarak bisiklet kullanımını desteklemeye devam edeceğiz. 2014 yılında başlayan bu gelenek İzmir’in ihtiyacı olan bir hizmettir. ‘Belediye bu işlerden kar etmiyor’ diye eleştirenler oldu, hiç kimse belediyeye neden kar etmiyorsunuz demesin, belediye kar amaçlı çalışan bir kurum değil, biz kamu kuruluşuyuz, halkımıza hizmet için çalışıyoruz. Gelirimiz insanların ödediği vergilerden gelir, o vergiler Hazine’ye gidiyor ve bize pay olarak gönderiliyor. Bu hizmet kar için değil halkımız için” dedi.
Açıklamalarına devam eden Tugay, “Otobüsten gemiden trenden zarar ediyoruz. Sudan zarar ediyoruz suyun maliyeti daha yüksek. Aradaki o zarar dediğimiz para nereden geliyor? Bizim görevimiz sosyal adaleti sağlamak. Çayı neden ucuza satarız? İnsanlar düşük gelirli olsa da güzel bir yerde çay içebilsinler diye. Anaokullarımız neden uygun fiyatlı yaparız? Parası yetişmeyen anne ve babalara çare olabilmek için. İzmir Büyükşehir Belediyesine kimse şirket muamelesi yapmasın. Devlet dediğimiz yapı ailemizin büyüğü gibi. Herkesi öyle görmesi gerekiyor. Devletin de bu sorumluluğa sahip olduğun fark etmesi gerekiyor. Bunları söylememin önemli bir ihtiyaç olduğunu düşündüğüm için söylüyorum. Devlet vatandaşa sahip çıkmıyor. Toplumdan topladığı paralarla varlığını sürdüren devlet kurumu kendi siyasi varlığını devam ettirmek için uğraşıyor. Halkımız bunun bilincinde olmalı. Ben bu ülkenin yetiştirdiği aydın insanlardan biriyim. Vatandaşımızın temel haklarını devletin ona karşı sorumluluklarını unuttuğunu düşünüyorum. Hepimiz günü geldiğinden hakkını aramak için doğru insanları yönetici olarak seçip bu bilinçte olması gerektiğine eminim. Bunları hatırlatmamızda fayda var. Devlet dediğiniz yapı mali yapısıyla her şeyiyle millete ait halka ait bir kurumdur. Belediye elindeki imkanları tamamen halka hizmet için kullanacak. Herhangi bir yerde kar etmek için hesap yapmayacak. Hizmet için yaptığımız işleri bizim başıma kakmaya çalışmayacak” ifadelerini kullandı.
“İzmirlilerin, İzmir’imizin hak ettiği vizyona ihtiyacı var” diyen Tugay, “ Bu vizyona engel olan şey yıllardır bir şekilde kendi kendimize ördüğümüz hapishane duvarları. Kendi kendimizi kapatmış muhafazakarlaştırmış ve bazı şeyleri göremez hale getirmişiz. İzmir dünyanın en güzel şehirlerinden birisi. Bunlar uydurulmuş laflar değil. Buyrun puanlama yapalım. Hangi şehrin böyle köklü bir tarihi vardan başlayalım tarih boyunca neleri başardığına bakalım. Bugüne gelelim tarım, ihracat nedir? O şehirden kimler çıkmış, başka şehirler ve ülkelerde neler balarmış, bunları hesaplar mısınız, çıkan sonuca bakın ve bana bir şey söyleyin. Bu şehrin büyüklüğü karşısında herkes yerlere kadar eğilmeli. Bunu ben yapmadım, milyonlarca insan büyük emekler, akıl, vicdanla bu şehrin değerini belirledi. Bize düşen ne; STK’lar, yazarlar, kanaat önderleri hepimize düşen görev beynimizin çevresindeki hapishane duvarlarını kıracağız, vizyon geliştireceğiz, olmaz diyenleri susturacağız, durup durup ne yapsak kulp takanlar var ya, bakalım bisikletlere ne kulp takacaklar. İnternette, sosyal medyada yazmayı çok seviyorlar, ben zayıfladım ya dün yazmışlar ‘ilaç kullanıyor’ diye, kullanmıyorum, diyet yaptım sadece” dedi.
Başkan Tugay açıklamasında şunları kaydetti:
Hayatınız baka insanlara çamur atarak geçmesin. Dünyanın en güzel şehirlerinden birinde yaşıyorsunuz, bu şehrin boş konuşan, cahil, oturduğu yerden konuşan insanların konuşmalarına değil de, bilim, bilgi sahibi olan insanların sesiniz yükseltmesine ihtiyacı var. Aynı şeyi Türkiye için de söylüyorum. İzmir’in hakkını vermeliyiz.
İzmir Planlama Ajansımız var, Dubai’de yapılan bir projeyi paylaşmış, Dubai bizden iklim şartları açısından 10 kat daha kötü. Orada şehrin tamamını dolaşan 193 kilometre uzunluğunda, bağlantı yollarıyla şehrin hemen her yerine giden, üzeri kapalı, içerisi yemyeşil peyzajla donatılmış bir bisiklet ve yaya yolu projesi yapmışlar. 2040 yılında tamamlanacak, Dubai’deki insanların yüzde 80’i bisiklet ya da yürüyerek ulaşımını sağlayacak. Bunu söyledik, bunun için para lazım dediler, her şey için para lazım ama bunu biz hayal edebiliyor muyuz, dışarısı sıcak ama içerisi serin olacak. Mobil nükleer santraller geliyor, o teknoloji 2030’a kadar kullanılacak, bunu bana Finlandiya Büyükelçisi söyledi, bu uygulama güvenli. Enerji çözümlerine çok daha yakınız. Enerji olduğu zaman şehir içinde sizi her yere götüren ağaçlar içinde ulaşım sağladığınız kapalı bir yol. Hayal etmesi bile çok güzel.
Her şeyle başa çıkabiliriz, bizim bunları yapabileceğimize inanmamız lazım. Gençler büyüklerinizin örümcek kafasından kurtarın kendinizi. İnsanlar bilimle bugünlere geldi filmle, fırıldakla gelmedi.
İZULAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Yalçın Albeni, “Başkanımız BİSİM’lerin daha konforlu ve erişilebilir olması yönünde çalışma yapmamızı istedi. Hem klasik hem de elektrikli bisikletlerle bu işi yapmak için çalıştık. Süreçte bu yazılımın İzBB tarafından yapılması ve İzmirim Kart altında çalışmasıyla bir uygulama oldu. Türkiye’de bisiklet gezi ve eğlence amacıyla kullanılıyor ama biz yolculukların bisikletle yapılmasını istiyoruz” dedi.

“BİZ GELDİĞİMİZDE BİSİM’LER KALDIRILMIŞTI”
Başkan Tugay, göreve başladığında BİSİM uygulamasının kaldırılmış olduğunu dile getirerek, “Epeydir hazırlığını yaptığımız ve huzurlarınıza getirdiğimiz BİSİM’in yeni bisikletlerini tanıtacağız, yeni bir başlangıç yaptık, yeni bir evreye geçtik. Ben Nisan 2024’te seçildiğimde, biz seçilmeden 3 ay önce BİSİM’leri kaldırmıştı belediye. Ben geldiğimde niye kaldırdınız diye bana soruldu, biz kaldırmadık, geldiğimizde yoktu. 2014’te kullanılmaya başlanılmıştı ve o günden beri de yenileme olmadı, bisikletler eski ve kullanılamaz durumdaydı, o nedenle kaldırıldığını tahmin ediyoruz” dedi.

“BİSİKLET KULLANIMI ARTSIN İSTİYORUZ”
BİSİM kullanımının karbon emilimini de düşüreceğine dikkat çeken Başkan Tugay, “BİSİM İzmir için simgesel anlamda da önemli. Sasalı’dan İnciraltı’na kadar körfezin çevresini dolaşan bir bisiklet yolumuz var, 105 kilometre. Bisiklet, ulaşım aracı, biz insanlar şehir için de bir yerden bir yere giderken bisiklet kullansın istiyoruz. Motorlu araçları daha az kullanalım, karbon emisyonu daha az olsun, trafik daha az olsun istiyoruz” ifadelerini kullandı.

“KURAKLIĞA SEBEP OLUYOR”
İzmir’in 2030 yılına kadar karbon nötr bir şehir olma hedefi olduğunu belirten Tugay, “AB’ye böyle bir bildirimimiz var. Bunu yapmadığımızda cezalandırılmayacağız ancak böyle bir şeyi yerine getirebilirsek İzmir için olabilecek en güzel şeylerden biri olacak. Karbon emisyonu konusunda iklim konusunda bilinçli olmalıyız. Fosil yakıtlardan dolayı havaya salınan karbon monoksit atmosferde birikiyor ve bugün hepimizin yaşadığı anormal atmosfer hareketlerine neden oluyor aynı zamanda kuraklığa sebep oluyor. Biz bunu artık çok hissedilir şekilde yaşıyoruz. Önümüzdeki yıllarda maalesef bu devam edecek. Bu durumu düzeltmenin tek yolu atmosfere karbon salınımını azaltmak” dedi.

“HAKSIZ ELEŞTİRİLERİ KABUL ETMİYORUM”
“İzmir, Türkiye’ye ve dünyaya örnek olabilecek şehirlerden biri” diyen Tugay, “Kültürü, insan dokusuyla, insanlarımızın duyarlılıklarıyla İzmir en hassas ve koruyucu duygulara sahip şehirlerden birisi. Çevreye çöp atanlardan insanlar şikayet ediyor. Vatandaşlarımızın bunu yapmaması lazım. Şehrin genelindeki tutuma baktığımız zaman doğayla ilişkiler açısından içinde yaşadığı çevreye duyduğu saygı açısından kültür açısından bence Türkiye’nin en hassas şehirlerinden biri İzmir. Bu yüzden İzmir’e yapılan haksız eleştirileri kabul etmiyorum. Şunu asla unutmayalım; eğer Türkiye’de herhangi bir şehir karbon nötr olacaksa bunu ilk başaran şehir İzmir olacaktır. Biz buna inanıyoruz” diye konuştu.

“BİZ BİR YAPTIĞIMIZA BİN KATIP ANLATAN İNSANLAR DEĞİLİZ”
“Ben ve arkadaşlarım mütevazi insanlarız” diyen Başkan Tugay, “Biz bir yaptığına bin katıp anlatan değil, her şeyi görevi olarak yapan, sessizce çalışan ama görevini en iyi yapan insanlardan oluşuyor İzBB. Biz karbon nötr olma yolunda da önemli adımlar atıyoruz. Toplumumuzu cesaretlendirmemiz lazım, şehrimizi, halkımızı çevreye daha duyarlı ve karbon emisyonu daha düşük bir yaşam şekline dönüştürmek için daha cesur olmamız lazım. Önümüzdeki aylarda ve yıllarda ben görevde olduğum sürece şehrimizde yaya ve bisikletlerin daha fazla kullanım alanı olması için önemli ve radikal kararlar alacağız” diye konuştu.

“BİZ YAPACAKSAK NEREDE BAŞLAYIP BİTTİĞİ BELLİ OLACAK”
İzmir’deki mevcut bisiklet yollarının insanları bir yerden bir yere götürmediğini ve ulaşımı sağlamadığını vurgulayan Başkan Tugay, “Trafiğe kapatacağımız çok sayıda cadde ve yol olacak. Bir yerden bir yere gidip gitmediği belli olmayan, sadece yapılmak için yapılan işler olmayacak. Biz bisiklet yolu yapacaksak nerede başlayıp nerede bittiği belli, insanları bir yerden yere götüren yolar olacak. Yapmış olmak için yapmayacağız. Şehirde bisiklet ulaşımını sağlamayan ama bisiklet yolumuz var gibi uygulamaları kaldıracağız. Öyle güzel işler yapacağız ki onlar hatırlandığı zaman sadece ‘evet daha güzeli yapılabiliyormuş’ diyeceğiz” açıklamasında bulundu.

“2014 YILINDA BAŞLAYAN BU GELENEK GERÇEK İHTİYAÇ”
Başkan Tugay, yeni bisikletlere ilişkin de bilgi vererek, “Rengiyle, sağlamlığıyla, kullanım kolaylığıyla, seçenekleriyle paylaşımlı bir mobil araç olarak yepyeni bin bisikleti kullanıma sunarak bisiklet kullanımını desteklemeye devam edeceğiz. 2014 yılında başlayan bu gelenek İzmir’in ihtiyacı olan bir hizmettir. ‘Belediye bu işlerden kar etmiyor’ diye eleştirenler oldu, hiç kimse belediyeye neden kar etmiyorsunuz demesin, belediye kar amaçlı çalışan bir kurum değil, biz kamu kuruluşuyuz, halkımıza hizmet için çalışıyoruz. Gelirimiz insanların ödediği vergilerden gelir, o vergiler Hazine’ye gidiyor ve bize pay olarak gönderiliyor. Bu hizmet kar için değil halkımız için” dedi.
“DEVLET VATANDAŞA SAHİP ÇIKMIYOR”
Açıklamalarına devam eden Tugay, “Otobüsten gemiden trenden zarar ediyoruz. Sudan zarar ediyoruz suyun maliyeti daha yüksek. Aradaki o zarar dediğimiz para nereden geliyor? Bizim görevimiz sosyal adaleti sağlamak. Çayı neden ucuza satarız? İnsanlar düşük gelirli olsa da güzel bir yerde çay içebilsinler diye. Anaokullarımız neden uygun fiyatlı yaparız? Parası yetişmeyen anne ve babalara çare olabilmek için. İzmir Büyükşehir Belediyesine kimse şirket muamelesi yapmasın. Devlet dediğimiz yapı ailemizin büyüğü gibi. Herkesi öyle görmesi gerekiyor. Devletin de bu sorumluluğa sahip olduğun fark etmesi gerekiyor. Bunları söylememin önemli bir ihtiyaç olduğunu düşündüğüm için söylüyorum. Devlet vatandaşa sahip çıkmıyor. Toplumdan topladığı paralarla varlığını sürdüren devlet kurumu kendi siyasi varlığını devam ettirmek için uğraşıyor. Halkımız bunun bilincinde olmalı. Ben bu ülkenin yetiştirdiği aydın insanlardan biriyim. Vatandaşımızın temel haklarını devletin ona karşı sorumluluklarını unuttuğunu düşünüyorum. Hepimiz günü geldiğinden hakkını aramak için doğru insanları yönetici olarak seçip bu bilinçte olması gerektiğine eminim. Bunları hatırlatmamızda fayda var. Devlet dediğiniz yapı mali yapısıyla her şeyiyle millete ait halka ait bir kurumdur. Belediye elindeki imkanları tamamen halka hizmet için kullanacak. Herhangi bir yerde kar etmek için hesap yapmayacak. Hizmet için yaptığımız işleri bizim başıma kakmaya çalışmayacak” ifadelerini kullandı.
“İLAÇ KULLANMIYORUM, DİYET YAPTIM”
“İzmirlilerin, İzmir’imizin hak ettiği vizyona ihtiyacı var” diyen Tugay, “ Bu vizyona engel olan şey yıllardır bir şekilde kendi kendimize ördüğümüz hapishane duvarları. Kendi kendimizi kapatmış muhafazakarlaştırmış ve bazı şeyleri göremez hale getirmişiz. İzmir dünyanın en güzel şehirlerinden birisi. Bunlar uydurulmuş laflar değil. Buyrun puanlama yapalım. Hangi şehrin böyle köklü bir tarihi vardan başlayalım tarih boyunca neleri başardığına bakalım. Bugüne gelelim tarım, ihracat nedir? O şehirden kimler çıkmış, başka şehirler ve ülkelerde neler balarmış, bunları hesaplar mısınız, çıkan sonuca bakın ve bana bir şey söyleyin. Bu şehrin büyüklüğü karşısında herkes yerlere kadar eğilmeli. Bunu ben yapmadım, milyonlarca insan büyük emekler, akıl, vicdanla bu şehrin değerini belirledi. Bize düşen ne; STK’lar, yazarlar, kanaat önderleri hepimize düşen görev beynimizin çevresindeki hapishane duvarlarını kıracağız, vizyon geliştireceğiz, olmaz diyenleri susturacağız, durup durup ne yapsak kulp takanlar var ya, bakalım bisikletlere ne kulp takacaklar. İnternette, sosyal medyada yazmayı çok seviyorlar, ben zayıfladım ya dün yazmışlar ‘ilaç kullanıyor’ diye, kullanmıyorum, diyet yaptım sadece” dedi.
“HAYATINIZ ÇAMUR ATARAK GEÇMESİN”
Başkan Tugay açıklamasında şunları kaydetti:
Hayatınız baka insanlara çamur atarak geçmesin. Dünyanın en güzel şehirlerinden birinde yaşıyorsunuz, bu şehrin boş konuşan, cahil, oturduğu yerden konuşan insanların konuşmalarına değil de, bilim, bilgi sahibi olan insanların sesiniz yükseltmesine ihtiyacı var. Aynı şeyi Türkiye için de söylüyorum. İzmir’in hakkını vermeliyiz.
“YEŞİL, AĞAÇLI, SERİN, KAPALI BSİKLET YOLU HAYAL EDİN”
İzmir Planlama Ajansımız var, Dubai’de yapılan bir projeyi paylaşmış, Dubai bizden iklim şartları açısından 10 kat daha kötü. Orada şehrin tamamını dolaşan 193 kilometre uzunluğunda, bağlantı yollarıyla şehrin hemen her yerine giden, üzeri kapalı, içerisi yemyeşil peyzajla donatılmış bir bisiklet ve yaya yolu projesi yapmışlar. 2040 yılında tamamlanacak, Dubai’deki insanların yüzde 80’i bisiklet ya da yürüyerek ulaşımını sağlayacak. Bunu söyledik, bunun için para lazım dediler, her şey için para lazım ama bunu biz hayal edebiliyor muyuz, dışarısı sıcak ama içerisi serin olacak. Mobil nükleer santraller geliyor, o teknoloji 2030’a kadar kullanılacak, bunu bana Finlandiya Büyükelçisi söyledi, bu uygulama güvenli. Enerji çözümlerine çok daha yakınız. Enerji olduğu zaman şehir içinde sizi her yere götüren ağaçlar içinde ulaşım sağladığınız kapalı bir yol. Hayal etmesi bile çok güzel.
“BUGÜNLERE BİLİMLE GELİNDİ, FIRILDAKLA DEĞİL”
Her şeyle başa çıkabiliriz, bizim bunları yapabileceğimize inanmamız lazım. Gençler büyüklerinizin örümcek kafasından kurtarın kendinizi. İnsanlar bilimle bugünlere geldi filmle, fırıldakla gelmedi.
ALBENİ: “İZMİRİN KARTLA ÇALIŞIYOR”
İZULAŞ Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Yalçın Albeni, “Başkanımız BİSİM’lerin daha konforlu ve erişilebilir olması yönünde çalışma yapmamızı istedi. Hem klasik hem de elektrikli bisikletlerle bu işi yapmak için çalıştık. Süreçte bu yazılımın İzBB tarafından yapılması ve İzmirim Kart altında çalışmasıyla bir uygulama oldu. Türkiye’de bisiklet gezi ve eğlence amacıyla kullanılıyor ama biz yolculukların bisikletle yapılmasını istiyoruz” dedi.