Türk Ceza Kanunu’nda Siber Suçlar: Hangi Davalarda Artış Var?

  • Konbuyu başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi
A

Admin

Yönetici
Yönetici
Giriş Teknolojinin hızla gelişmesiyle birlikte siber suçlar, Türk Ceza Kanunu (TCK) ve ilgili mevzuatta giderek daha fazla yer buluyor. Özellikle son 5 yılda bilişim sistemlerine yönelik suçların hem sayıca arttığını hem de nitelik değiştirdiğini gözlemledim. Bu yazıda, en sık karşılaşılan siber suç tiplerini, Yargıtay’ın yaklaşımını ve savunma stratejilerini ele alacağım. 1. En Yaygın Siber Suçlar ve Artış Nedenleri TCK’da "Bilişim Alanında Suçlar" başlığı altında düzenlenen suç tipleri, uygulamada en çok şu başlıklarda karşımıza çıkıyor: a) Bilişim Sistemine Girme ve Verilere Müdahale (TCK 243-244)** - Hacking (Yetkisiz Erişim): Özellikle KOBİ’lerin ve e-ticaret sitelerinin sistemlerine sızma vakalarında ciddi artış var. - Veri Silme/Değiştirme: Çalışan-şirket anlaşmazlıklarında, eski çalışanların işveren verilerini silmesi sık rastlanan bir dava türü. b) Dolandırıcılık (TCK 157-158) – “Siber Sahtekarlık” - Phishing (Oltalama) ve Sosyal Mühendislik: Banka hesap bilgilerinin çalınması, sahte alışveriş siteleri üzerinden yapılan dolandırıcılıklar. - Kripto Para Dolandırıcılıkları: Bitcoin ve diğer dijital varlıklarla yapılan dolandırıcılık davalarında 2023’te %300’e yakın artış olduğu resmi raporlarda yer alıyor. c) Kişisel Verilerin Kaydedilmesi ve Yayılması (TCK 135-140) - Özel hayatın gizliliğinin ihlali: Sosyal medyada izinsiz fotoğraf/konuşma paylaşımı, şantaj amaçlı kayıtlar. - KVKK ve TCK İlişkisi: Kişisel verileri koruma kanunu ihlallerinde idari para cezası + ceza davası bir arada yürüyor. d) Nefret Söylemi ve Tehdit (TCK 216-299) - Anonim hesaplardan yapılan hakaret/tehditler: IP adresi tespitiyle sanığa ulaşılması artık daha kolay. 2. Yargıtay’ın Yaklaşımı ve Kritik Kararlar - Delil Geçerliliği: Siber suçlarda elektronik delillerin (log kayıtları, IP adresleri) toplanma usulü çok önemli. Yargıtay, BTK’nın resmi raporları dışındaki delilleri sıklıkla “usulsüz” sayıyor. - Anonimlik Sorunu: VPN ve yabancı sunucu kullanımı nedeniyle sanık tespitindeki zorluklar, davaların uzamasına yol açıyor. - “Hacklenen, Hackler” Savunması: Şüphelilerin “Ben de hacklendim, başkası yaptı” savunmasına karşı Yargıtay, dijital ayak izlerinin tutarlılığına bakıyor. 3. Savunma Stratejileri: Avukat Gözüyle Öneriler 1. Önleyici Hukuk Danışmanlığı: Şirketler için siber güvenlik politikaları oluşturulması ve çalışan eğitimleri şart. 2. Delil Toplama Süreci: Kolluk kuvvetlerinin bilişim uzmanlarıyla çalışması, delillerin zabıt tutanağına doğru şekilde yansıtılması. 3. İtiraz Noktaları: - Yetkisizlik: Suçun işlendiği sunucunun yurtdışında olması durumunda yargılama yetkisi sorgulanabilir. - Zamanaşımı: Bazı siber suçlarda mağdurun geç haberdar olması, zamanaşımını etkileyebilir. Sonuç: Siber Suçlarda “Teknik Bilgi + Hukuk” Dengesi Siber suç davalarında kovuşturma aşaması, teknik bilgi gerektiren uzmanlık alanı haline geldi. 22 yıllık tecrübemle diyebilirim ki, bu davalarda başarılı olmak için: - Bilişim hukuku ve ceza hukukunun kesişimini iyi bilmek, - Dijital delil analizi yapabilen uzmanlarla çalışmak, - Yargıtay’ın güncel kararlarını takip etmek şart.
 
Geri
Üst