Tartışmalı yasaya Konak ve Ege Kent Konseyinden tepki: “Toplumumuzun kimliğini zayıflatacaktır”

  • Konbuyu başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi
A

Admin

Yönetici
Yönetici
Türkiye Büyük Millet Meclisi’nde görüşülen ve zeytinlik alanların madencilik faaliyetlerine açılmasını öngören madde komisyonda kabul edildi. Konak ve Ege Kent Konseyleri Birliği Başkanı Hamit Mumcu yaptığı basın açıklamasında çıkartılmak istenen yasa ile ağaçların kesilmesi ve yerine maden açılmasına yönelik adımları eleştirdi. “YALNIZCA YEREL EKOSİSTEMLERİ DEĞİL…” Zeytin ağaçlarının Akdeniz ikliminin vazgeçilmez bir parçası olduğunu söyleyen Mumcu, “Bu ağaçlar, yüksek sıcaklıklara dayanıklılıkları, düşük su ihtiyacı ve uzun ömürleri ile bilinirler. Yüzyıllar boyunca, sadece ekonomik bir kaynak değil, aynı zamanda toplumsal ve kültürel bir simge olmuştur. Zeytin, insanlık tarihi boyunca barış, dostluk ve refahın sembolü olmuştur. Ayrıca, zeytin ağaçları, toprak erozyonunu önleyerek, su döngüsünü destekleyerek ve iklim değişikliği ile mücadele ederek ekosistemimizi korumada kritik bir rol oynamaktadır. Bu ağaçların yok edilmesi, yalnızca yerel ekosistemleri değil, tüm çevreyi olumsuz etkileyecektir” dedi. “MİRASIN KAYBINA YOL AÇACAK” “Yeni yasalar çerçevesinde, zeytinlik alanlarda açılacak maden işletmeciliğinin kolaylaştırılması, teşvik edilmesi, birçok ciddi sorunu beraberinde getirecektir” diyen Mumcu, “Zeytin ağaçları, birçok canlı türünün yaşam alanlarını barındırır. Bu ağaçların yok edilmesi, bu türlerin yok olmasına ve ekosistem dengesinin bozulmasına yol açacaktır. Özellikle, nadir ve koruma altında olan türler büyük bir tehlike ile karşı karşıya kalacaktır. Zeytin ağaçları, toprak yapısını koruyarak erozyonu engeller. Kesilmeleri, toprak kaybına neden olacak ve tarımsal verimliliği düşürecektir. Bu da yerel çiftçilerin geçim kaynaklarını tehdit edecektir. Maden faaliyetleri, yer altı su kaynaklarını kirletmekte ve suyun kalitesini düşürmektedir. Su, yaşamın temel kaynağıdır ve bu tür kirletici faaliyetler, hem insan sağlığını hem de tarım faaliyetlerini olumsuz yönde etkileyecektir. Maden işletmeciliği, toz, kimyasal atıklar ve ağır metaller gibi çevreye zararlı maddelerin yayılmasına neden olur. Bu durum, yerel halkın sağlığını tehdit etmekte ve yaşam kalitesini düşürmektedir. Zeytin, yalnızca bir tarım ürünü değil, aynı zamanda kültürel ve tarihi bir mirasımızdır. Zeytin ağaçlarının kesilmesi, bu mirasın kaybına yol açacak ve toplumumuzun kimliğini zayıflatacaktır” dedi. “DERHAL DURDURMAYA” Açıklamasının devamında Mumcu, “Bu nedenlerle, bu yasaların geri çekilmesini ve zeytin ağaçlarımızın korunmasını için bizler, iktidarı ve ilgili mercileri, bu yasaları derhal durdurmaya ve doğal varlıklarımızı korumaya davet ediyoruz. Zeytin ağaçlarına sahip çıkmak, doğaya sahip çıkmaktır. Hep birlikte, bu değerli doğal varlıkları korumak için mücadele etmeli ve gelecek nesillere sağlıklı bir yaşam alanı bırakmalıyız. Doğanın korunması, sadece bir çevre meselesi değil, aynı zamanda ekonomik, sosyal ve adalet meselesidir. Zeytin ağaçlarının kesilmesine ve yerine maden açılmasına karşı durarak, geleceğimizi koruma sorumluluğumuzu üstlenmeliyiz. Bu mücadelede doğanın ve zeytin ağaçlarının yanında duran herkesi seslerini yükseltmeye davet ediyoruz” ifadelerini kullandı.
 
Geri
Üst