Şimşek depresyona giren ekonomimize terapi için mi geldi?

  • Konbuyu başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi
A

Admin

Yönetici
Yönetici
Bilindiği gibi; geçtiğimiz hafta T.C. Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek günübirlik ülkemize gelerek “Türkiye ve Dünya Ekonomisindeki Gelişmeler ve Gelecek Vizyonu” konulu konferansta konuşma yaptı. Hiç kuşkusuz çağımızın çok karmaşıklaşan, istek ve ihtiyaçların çoğaldığı ve başta trafik kaynaklı olmak üzere stres olgusunun giderek arttığı günümüzde psikoloji ve psikiyatri en gözde meslekler haline geldi. Birçok kişinin deneyimlediği veya yakınlarından takip ettiği gibi; psikologlar ve psikiyatristler depresyona giren veya tükenmişlik sendromu içinde olan danışanlara hayatın her şeye rağmen yaşamaya değdiğine, halimize şükretmemiz gerektiğine ve bardağın dolu tarafına bakıp hayattan zevk almamız gerektiğine benzer söylemlerle pembe tablolar çizerler. Adeta bir psikolog veya psikiyatrist gibi; T.C. Hazine ve Maliye Bakanı Şimşek, KKTC ekonomisi için bizlere terapi yaptı. Şimşek, nezaketinden ötürü yanlışlarımızı ve hatalarımızı yüzümüze vurmak yerine sürdürülebilir olmaktan çıkan sanal başarılarımıza ve ekonomimizdeki ütopik fırsatlara değinerek en azından bir saatliğine kendimizi İskandinav ülkesindeymiş gibi hissettirdi. Şimşek tarafından gerçekleştirilen terapi sonrası maalesef iflasın eşiğinde bulunan ekonomi ve devlet gerçeğiyle yine karşı karşıya kaldık. Nezaketinden ve aldığı devlet terbiyesi gereği yüzümüze acı gerçekleri alenen söylemeyen Şimşek, inşallah kapalı kapılar arkasında beceriksizliklerimizin altını çizmiştir. Özellikle, aşağıdaki hususların açıklamasını bizden sormalıydı: · 2002 yılından beri bilhassa mali disiplin ve sürdürülebilir ekonomi için Türkiye ile Mali ve Ekonomik İşbirliği Anlaşması yapılmasına rağmen 2025 yılında ağır borçlanma sarmalı ile bütçe neden iflasa sürüklenmiş ve sürdürülebilirlik hayalden ibaret kalmıştır? · Sağlıkta giderek artan skandallar ile güven devamlı irtifa kaybetmiş, neden halen daha ilaç envanter sistemi kurulamamış, kronik ve hayati tehlikesi olan hasta ilaçlarının temini bile düzene konmamış ve özel sektör karşısında devletteki sağlık hizmetlerinin niteliği fevkalade düşmüştür? · Nüfusa göre trafikte ölümle sonuçlanan kazalarda AB’de birinci sırada yer alan KKTC’nin artık işkenceye dönüşen şehir içi ve şehirler arası trafik için neden halen daha uygulayama konacak bir Trafik Master Planımız bulunmamaktadır? · Siyasetçi, teknokrat ve bürokrata yönelik yolsuzluk algısı giderek artmasına rağmen neden halen daha eylem planı hazırlanmamıştır. · Şeffaflık, hesap verebilirlik, vatandaşa hizmet, verimlilik ve etkinlik açısından çığır açacak e-devlet projesi 20 yılı aşmasına rağmen neden halen daha yürürlüğe konmamıştır. Sonuç olarak; başarısızlıklarımıza ilişkin yukarıdaki liste eğitim, devlet bürokrasisi, denetim ve turizm gibi başlıklarla uzatılabilir. Mesele hatalarımızı idrak ve ikrardan geçer. Ancak, yine de zaman zaman Şimşek gibi terapistlerin beynimizi kısa süreli de olsa uyuşturmasının sonsuz faydaları olacaktır.
 
Geri
Üst