A
Admin
Yönetici
Yönetici
Değerli okurlarım, evvelki gün 9. Cumhurbaşkanı Süleyman Demirel'in ölümünün 9. yıldönümüydü. Yazının girişinde, Kendisine tekrar Allah'tan rahmet diliyorum. Biliyorsunuz... Merhum Demirel siyasi tarihimize iz bırakmış bir isimdir. Herhalde bu memlekete bir daha "BABA" lakabı alacak başka bir siyasetçi gelmez... Gelse bile o da 2. Baba olur. Ben günümüz siyasetçilerinin onun hayatından çıkaracakları çok dersler vardır derim. Mesela bunlardan biri: Merhumun konuşmalarında hazır cevap yeteneğini iyi kullanmasıdır. Kanaatimce, hazır cevap yeteneğini, Süleyman Demirel çok kitap okuyarak kazanmıştır. Çünkü onu tanıyanlar, Rahmetliden bahsederken, çok okuduğunu söylüyorlar. Pek bilinmese de, Rahmetli Süleyman Demirel kendisini Yeşilköylü ilan etmiştir. Şöyle: 70'li yıllarda bir Simav ziyaretinde, araç konvoyu kendisini karşılamak üzere şehrin girişinde bekliyor. Simav'a gelir gelmez... İlk önce, Kendisini karşılamaya gelenlere selamlama konuşması yapıyor. Konuşma yaparken, bazı araçlarda Yeşilköy yazısını görünce, -"Yeşilköylülerim ben size gelecektim buraya kadar niye zahmet ettiniz?" diyor. Orada bulunan başka köylüler -"Baba biz senin köylün değil miyiz?" diyorlar. Bunun üzerine Demirel: -"Benim iki köyüm vardır. Biri Babamın Köyü İslamköy; diğeri Benim Köyüm Yeşilköy dür" diye cevap veriyor. Bu konuşmadan sonra, Bizim Köy yıllarca Demirel'in Köyü diye anıldı. Efendim bu anekdotu tarihe kayıt düşme adına yazdım. İleride birileri Süleyman Demirel'le alakalı bir şeyler karalayacak olursa, bu anekdotu değerlendirsin...