“Kamu Hakkına Giren Cehennemliktir”

  • Konbuyu başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi
A

Admin

Yönetici
Yönetici
Kamu hakkı dokunulmazlığı bu hafta okunan Cuma Hutbesinin konusu oldu. Allah Resûlü’nün (s.a.s) kamu hakkını çiğnemenin Allah yolunda ölen bir kimsenin şehit olmasına engel olacak derecede büyük bir günah olduğunu haber verdiğinin belirtildiği hutbede, kamu hakkının Allah’ın hakkı olduğu, Rabbin bize emaneti olduğu bu nedenle sahip çıkmanın tüm Müslümanların grevi olduğu vurgulandı. Kamu malının ise; topyekûn bir milletin ortak menfaat alanı olduğuna dikkat çekilen hutbede; “Hiç kimse bu mallar üzerinde şahsi ve keyfi bir tasarrufta bulunamaz. Kamu malı; sadece hayatta olanların değil, henüz doğmamış çocukların, tüyü bitmemiş yetimlerin, bütün muhtaçların, garip gurebanın da hakkıdır. Kur’an-ı Kerim’de ‘Gulûl’ olarak isimlendirilen hazine, kamu, belediye, vakıf ve dernek mallarına el uzatmak; insanı dünyada zillete, ahirette büyük bir azaba sürükleyen ağır bir vebal, büyük bir günahtır. Nitekim Yüce Rabbimiz, “…Kim, kamu malına ihanet ederse, kıyamet günü, hainlik ettiği şeyin günahı, boynuna asılı olarak gelir...” buyurmaktadır” denildi. ZİMMET ATEŞTEN BİR KORU KARNHA DOLDURMAKTIR Cuma Hutbesinde Hazineye, vakıflara, derneklere, kamu kurum ve kuruluşlarına ait menkul veya gayrimenkulleri zimmete geçirmenin, işgal etmek ya da vasıflarını değiştirerek gayr-i meşru kazanç sağlamanın ateşten bir korla karnı doldurmak olduğu anlatılarak Bu hususta Resûl-i Ekrem (s.a.s)’in uyarıda bulunduğu ve “Hiç kimse hakkı olmayan bir karış toprağı bile almasın! Eğer alırsa, kıyamet gününde Allah yedi kat yeri onun boynuna dolar.” dediği kaydedildi. KAMUYA AİT İŞİ YAVAŞLATMAK VEBAL VE GÜNAH Tüm camilerden aynı anda okunan hutbede, Kamu imkânlarını amacı dışında kullanmak, kamuya ait işleri yavaşlatmak ya da aksatmak, ayrıca verilen görevleri layıkıyla yerine getirmemenin hem vebal hem de günah olduğu vurgulandı. Kamu hizmetlerini sunarken insanlar arasında ayrım yapmak, tanıdığı kişilere öncelik vermek, çalışma saatlerinde şahsi işlerle meşgul olmak ve hak hukuk tanımamanın da günah olduğunun anlatıldığı hutbede “Yaptığı iş karşılığında aldığı ücretten başka, hak etmediği bir ücret talep etmek harama el uzatmaktır. Sevgili Peygamberimiz (s.a.s) bu hususta bizleri şöyle uyarmaktadır: “Bir kimseyi bir işte görevlendirip yaptığı işin karşılığı olarak ona bir ücret verdiysek, onun bu ücret dışında alacağı her şey emanete hıyanettir.” Şeklinde ifadede bulunuldu. Kamu hakkının önde tutulduğu hutbede bu hafta şu görüşlere yer verildi: TORPİL YAPLAM VE YAPTKIRMAK GENÇLERİN HAYALLERİNİ ÇALMAKTIR Hediye kisvesine bürünen her türlü çıkar ilişkisi, cehennem ateşinden bir parçadır. Dijital mecralarda, yazılı ve görsel medyada yalan ve yanıltıcı haberlerle manipülasyon yaparak kamuyu zarara uğratmak haramdır. Bir kişinin yapabileceği bir iş için birden fazla kişiyi işe almak kamu kaynaklarını israf etmektir. Torpil yapmak ve yaptırmak, adam kayırmak ve kollamak, gençlerimizin hayallerini çalmaktır. Bir takım kanuni boşluklardan yararlanıp adeta gayrimenkul mafyası oluşturarak kamunun ve şahısların malına haksız yere el koymak, sahte belgeler ve yalan beyanlarla bunları haksızca ele geçirmek haramdır, zulümdür. ELEKTRİK VE SUYU KAÇAK KULLANMAK HARAMDIR Elektrik ve suyu kaçak kullanmak, toplumun tamamının malına el uzatmaktır, haramdır. Devletin; tarımda, hayvancılıkta ve ticarette verdiği destekleri amacı dışında kullanmak, kamu hakkını ihlal etmektir, günahtır. Daha fazla destek almak için olmayan tarlaları varmış gibi beyan etmek ya da vasıfsız tarlaları vasıflı göstermek, büyük bir haksızlıktır, zulümdür. Değeri düşsün diye çiftçinin ürününü tarlada bekleterek gerçek fiyatının altında almak, fiyatlar artsın diye karaborsacılık ve stokçuluk yapmak, haksız yere milletin malına el koymaktır, haramdır, günahtır. İHTİYACI DIŞINDA SOSYAL YARDIM ALMAK ATEŞTEN GÖMLEK GİYMEKTİR İhtiyacı olmadığı halde sosyal yardım almak, ailesinden kalan maaşı alabilmek için resmiyette boşanıp gerçekte birlikte yaşamaya devam etmek, ateşten gömlek giymektir. Naylon fatura ile vergi kaçırmak, sahte belgelerle mal beyanını düşük göstermek haramdır, günahtır. Engelli muafiyetinden yararlanılarak alınan aracı amacı dışında kullanmak, vergi imtiyazını istismar edip bunu bir rant kapısına çevirmek kamu hakkını gasp etmektir, haramdır. RÜŞVET ALLAHIN LANETİNE MÜSTEHAK OLMAKTIR Menfaat elde etmek için rüşvet alıp vermek ise Allah’ın lanetine müstahak olmaktır. Nitekim Peygamber Efendimiz (s.a.s), “Allah’ın laneti, rüşvet verenin de alanın da üzerine olsun.” buyurmaktadır. Dün, hicri 1447. yıla girdik. Hicri yeni yılımız mübarek olsun. Yüce Rabbim, hicri yılımızı; ümmet-i Muhammed’in birlik ve beraberliğine, bütün mazlumların felaha ermesine, hatalarımızı gözden geçirip günahlarımıza tövbe etmemize, kamu hakkına dair hassasiyetimizi yenilememize vesile kılsın. Hutbemi, Peygamber Efendimiz (s.a.s)’in şu uyarısı ile bitiriyorum: “Kamu malından haksız kazanç sağlayanlar için kıyamet günü ancak cehennem azabı vardır.”
 
Geri
Üst