A
Admin
Yönetici
Yönetici
Vatandaşın en temel sorunlarının başında ekonomi ve hayat pahalılığının geldiğini vurgulayan Yer, şunları söyledi: "Geçim derdi, kaynamayan tencere, yanmayan lamba, boş araç depoları, ödenemeyen kart borçları ve tüketici kredi taksitleri… Bunlar artık hayatın tam ortasında, evlerin gündeminde, sofraların eksiklerinde yer alıyor. Ancak iktidar, yapay gündemler ve süslenmiş rakamlarla halkı uyutma çabasında." "Uçacağız-kaçacağız söylemlerinin inandırıcılığı kalmadı" İktidarın “uçacağız, kaçacağız” gibi söylemlerinin artık halk nezdinde bir karşılığı kalmadığını ifade eden Yer, “Vatandaş artık bu sözlere sadece gülüp geçiyor. Ne ekonomi uçuyor, ne de refah artıyor. Aksine, halk her geçen gün biraz daha borç batağına, geçim sıkıntısına gömülüyor” dedi. “Sendikalar sessiz, halk çaresiz” Yer, özellikle çalışan kesimin beklentilerinin karşılanmadığını da vurguladı. “Kira artış oranı resmi olarak yüzde 45 iken, memura ve işçiye önerilen yüzde 24 zam neyle açıklanabilir?” diye soran Yer, eleştirilerini şöyle sürdürdü: "Bu, sadece mantıksız değil, aynı zamanda vicdansız bir yaklaşımdır. Emeğinin karşılığını bekleyen kamu emekçileri ve işçiler bu durumu asla kabul etmeyecektir. Ancak ne yazık ki Türk-İş ve Hak-İş gibi sendika konfederasyonları da iktidarın arka bahçesi olmaktan öteye geçememektedir." "Cici TÜİK Rakamları Gerçekleri Değiştirmiyor" TÜİK tarafından açıklanan verilerin gerçeği yansıtmadığını öne süren Yer, “Ismarlama, talimatlı verilerle belirlenen maaş artışları halkın cebindeki yangını söndüremez. Gerçek hayat, bu rakamların çok daha ötesinde bir ekonomik tabloyu işaret ediyor” ifadelerini kullandı.