İmamoğlu Davası'ndan izlenimler

  • Konbuyu başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi
A

Admin

Yönetici
Yönetici
CHP’nin Cumhurbaşkanı Adayı Ekrem İmamoğlu’nun Cumhuriyet Başsavcısı Akın Gürlek’e hakaret davasını izledik. Kısa süre önce de Esenyurt Belediye Başkanı Prof.Dr. Ahmet Özer’in davasını izlemiştik. İmamoğlu’nun konuşması önemliydi. Bir çok kesime mesajlar verdi. İmamoğlu’nun konuşmasına geçmeden genel izlenimlerimi paylaşmak isterim. * İmamoğlu davası izlemeye giriş Özer davasına girişe göre çok daha zor oldu. Giriş bayağı kalabalıktı. Avukat ve Basın girişi yazan bölüme yaklaştığımızda kolluk gücünün sadece tek kapıdan insanları içeri aldığını gözlemledik. Ancak aynı bölümden sadece avukat ve basın değil, siyasetçiler, vatandaş her kesimden insanın girmeye çalıştığını ve alındığına şahit olduk. Gazeteciler ve Avukatlara öncelik tanınmaya çalışılıyordu ama güçlükle girdik diyebilirim. Salonda avukatlar bölümünde hatırı sayılır bir kalabalık vardı. Basın bölümü ise tıka basa doluydu. Birçoğu ayakta izledi. Bazı meclis üyelerinin de bu bölüme girmiş olduğunu gözlemledik. İmamoğlu’nun nefessiz savunan İsmail Saymaz ve Ruşen Çakır yaklaşık yarım saat kadar geç geldi salona. Bir çok kişi o bölümde ayakta idi. Onlarda ayakta kaldı. Sonra orta yaşlı bir gazeteci hemen Saymaz’a yerini verdi. Ruşen Çakır yanıma yere oturdu. Az sonra bir koltuk bulundu kendisine. Son CHP Kurultayı’nda, (İptal davas ıaçılan kurultay) Kemal Kılıçdaroğlu’na, ‘Çekilmiyoruz!’ diyen İmambakır Üküş’te ordaydı. Ulusal basından çok sayıda gazeteci vardı. Bölgeden ise sadece ben! İzleyici ve protokol bölümü de tıka bısa doluydu. İzleyici bölümünde de basın bölümü gibi çok sayıda kişi ayaktaydı. Protokol bölümünde, CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Dilek İmamoğlu, çok sayıda belediye başkanı, milletvekili görülebiliyordu. * Salondaki yerimi aldıktan kısa süre sonra alkış koptu. İmamoğlu salona getiriliyordu. ‘Türkiye seninle gurur duyuyor’ ‘Cumhurbaşkanı İmamoğlu’ sloganlarıyla karşılandı. ‘Herşey çok güzel olacak’ sloganlarıyla devam etti. İzleyici, Avukat, protokol sıralarını selamladı imamoğlu. Gri bir takım elbise vardı üzerinde. İçeri alındığından bu yana ilk kez görüyordum. “ İmamoğlu bayağı zayıflamış” dedim içimden. * İddia makamının açıklamasından sonra, İmamoğlu konuşmaya başladı. Ben de doğal olarak bazı notlar tuttum. Genel özeti vereyim: İmamoğlu mahkemede yargılandığı Akın Zeyrek davası ile ilgili savunma yapmadı, davaların tümüyle ilgili olarak Türkiye’ye seslendi. Devlete, iktidara, siyasetçilere mesajlar verdi. Ferdi Zeyrek ile Türkiye siyasetçilerine seslendi Önce Ferdi Zeyrek’i andı. Cenazesine gösterilen ilginin Türkiye’ye ders olduğunu söyledi. “Sadece 14 ayda yaptıklarıyla milletimizin gönlüne girdi. Yüzbinlerce insanın senden- benden ayrımı yapmayan yöneticiye hasretini ortaya koydu” diyerek siyasetçilerin görevlerini tarafsızca yapmasının önemine dikkat çekti. İsrail-İran çatışması verilen mesaj İmamoğlu’nun ikinci önemli mesajı İran-İsrail çatışması üzerinden oldu. Mustafa Kemal Atatürk’ün ‘Mecbur kalmadıkça savaş cinayettir’ sözünü hatırlatan İmamoğlu, “Ülkelerde demokratik denetim ortadan kalktığında, halkı temsil etmek yerine sadece iktidarı ayakta tutma arzusu hâkim olduğunda, devlet sistemi ve bilhassa kurumlar örselendiğinde bunun doğal sonucu savaşlar ve insanlık dramlarıdır."dedi. İmamoğlu bu genel değerlendirme ile ülkelerde; iç barışın, demokratik ve adaletli yönetimin önemi vurgu yaptı duyan herkese mesaj verdi. Yargı süreçlerine eleştiri İmamoğlu ardından yargılandığı tüm davaları tek tek hatırlattı. Yargılama süreçlerinde karşılaşılan kimi durumları eleştirdi ve ‘Yargılanmıyor cezalandırılıyoruz’ dedi. İsim vermeden özellikle Elif Atayman ile Mehmet Murat Çalık başta olmak üzere tutukluların İstanbul’dan başka yerlere gönderilmesini ve bu süreçteki uygulamaları eleştirdi. * İsim vermeden Aziz İhsan Aktaş ile bağlantılı davalara da değinen İmamoğlu, “Bir adama çete de. Sonra çete dediğin adam 100 kişiyle iş yapsın. Bunlardan CHP’li olan beşini içeri al. Kendi partinden olan diğerleri dışarda. Üstelik çete lideri dediğin adam da dışarıda”dedi. Hatırlanacağı üzere son dalgada CHP’li 5 belediye başkanı, bazı bürokratlar ve bir eski CHP’li vekil tutuklanmıştı. Beş dakika ara verildi. Dönüşte karar okunacaktı. Ama karar belliydi. Çıkarken, ‘Nasıl olsa ertelenecektir’ diyerek kapı önüne çıktım. Dışarısı da kalabalıktı. Az sonra da karar geldi ve dava ertelendi. * Salonu girişinden-çıkışına, konuşmasının içeriğinden-ses tonuna İmamoğlu’nun çok derinlikli bir süreçten geçtiğini düşünüyorsunuz. Bu süreçte, dile getirilen; çocukların küçük mesajlarındaki büyük sevgi yanında, dile getirilmeyen büyük iç acılarının da yaşandığını hissedebiliyorsunuz. İftiralar, itiraflar, pişmanlıklar, destekler arasında yaşanılan bir süreç. İçinde yaşadığı dünya her canlıyı olduğu gibi insanı da çok derin etkiler biliyorsunuz. Neler yaşandığını da hiç kuşkusuz yaşayanlar bilir.
 
Geri
Üst