A
Admin
Yönetici
Yönetici
Casus Yazılımla Eşini İzledi, Babasına Dinletti Karara göre, Ankara’da yaşayan bir kişi, evlenmeden önce eşine hediye ettiği cep telefonuna casus yazılım yükledi. Bu yazılım sayesinde eşinin yaptığı konuşmaları ve yazışmaları kaydeden şahıs, elde ettiği kayıtları babasına da dinletti. Evlenmenin ardından bu durumdan haberdar olan kadın, mağdur edildiği gerekçesiyle şikâyetçi oldu. Yerel Mahkeme Ceza Verdi, İstinaf Beraat Ettirdi Ankara 12. Ağır Ceza Mahkemesi, sanığı Türk Ceza Kanunu'nun (TCK) 132/1. maddesi gereği “haberleşmenin gizliliğini ihlal” suçundan 1 yıl 8 ay, 132/2. maddesi gereği ise “haberleşmenin gizliliğini ifşa” suçundan 1 yıl 8 ay hapis cezasına çarptırdı. Ancak, bu karara yapılan itiraz sonrası dosyayı değerlendiren Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 12. Ceza Dairesi, eylemin suç teşkil etmediğine hükmederek sanığın beraatine karar verdi. Yargıtay Beraat Kararını Bozdu Sanık hakkında verilen beraat kararına yapılan temyiz başvurusu sonrası dosya Yargıtay’a taşındı. Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı, sanığın suç işlediği yönünde görüş bildirerek cezalandırılmasını istedi. Yargıtay 12. Ceza Dairesi, istinaf mahkemesinin beraat kararını hukuka aykırı bularak bozdu. Gerekçeli Karar: Özel Hayata Dijital Müdahale de Suç Yargıtay’ın kararında, özel hayatın ve haberleşmenin gizliliğinin korunmasının Anayasa güvencesi altında olduğuna vurgu yapıldı. Kişilerin özel bilgi, duygu ve düşüncelerinin casus yazılımlar aracılığıyla doğrudan veya dolaylı şekilde elde edilmesinin TCK kapsamında suç teşkil ettiği belirtildi. Sanığın, evlilik öncesinde verdiği telefonla eşinin iletişim içeriklerini gizlice elde ettiği ve bu kayıtları üçüncü kişilere dinlettiği açıkça ortaya konularak, TCK 132. maddenin hem 1. hem de 2. fıkrasındaki suçların oluştuğu vurgulandı. Karar Ne Anlama Geliyor? Yargıtay’ın bu kararı, dijital ortamda yapılan özel hayat ihlallerine karşı açık bir uyarı niteliğinde. Casus yazılımla izinsiz veri toplamanın ve bu verileri başkalarına aktarmanın cezai yaptırımları olduğu net biçimde ortaya kondu. Özellikle evlilik gibi özel ilişkilerde bile bireylerin haberleşme özgürlüğüne ve gizliliğine müdahalenin kabul edilemeyeceği vurgulanarak, kişisel verilerin korunmasının önemine dikkat çekildi.