A
Admin
Yönetici
Yönetici
İstanbul’da, gazeteci Fatih Altaylı’nın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’a yönelik sözleri nedeniyle “Cumhurbaşkanına tehdit” suçlamasıyla gözaltına alındığı bildirildi. Altaylı, şikâyet sonrası emniyette verdiği ifadenin ardından tutuklama talebiyle sulh ceza hakimliğine sevk edildi. Youtube Yayınındaki İfadeler Soruşturma Konusu Oldu Fatih Altaylı’nın şahsi Youtube kanalında 20 Haziran 2025 tarihinde yaptığı yayında kullandığı ifadeler, Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından tehdit içerikli olarak değerlendirildi. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, söz konusu yayın nedeniyle Altaylı hakkında re’sen soruşturma başlattığını ve buna istinaden yakalama talimatı verdiğini açıkladı. Başsavcılığın açıklamasında, Türk Ceza Kanunu’nun 310. maddesi gereğince Cumhurbaşkanına tehdit suçundan soruşturma yürütüldüğü belirtildi. Altaylı’nın İfadesinde Suçlamaları Reddetmesi Emniyetteki ifadesinde, Altaylı’nın kullandığı sözlerin tehdit ve hakaret amacı taşımadığını savunduğu öğrenildi. Gazeteci, söz konusu ifadelerin siyasi eleştiri kapsamında olduğunu belirterek, kovuşturmaya yer olmadığına karar verilmesini talep etti. Ancak savcılık, ifadelerin içeriği nedeniyle tutuklama talebiyle sulh ceza hakimliğine başvurdu. Soruşturmanın Seyri ve Hukuki Süreç Fatih Altaylı’nın sulh ceza hakimliğine sevk edilmesi, hukuki sürecin bir sonraki aşaması olarak kaydedildi. Hakimlik, ifade tutanağı ve deliller ışığında tutuklama talebini değerlendirecek. Bu gelişme, basın özgürlüğü ve ifade hakkı tartışmalarını yeniden gündeme getirdi. Türkiye’de kamuoyunda yakından takip edilen Altaylı’nın gözaltı kararı, sosyal medya ve medya camiasında farklı tepkilere yol açtı. Kamuoyu ve Medya Dünyasında Tartışmalar Gazetecilerin siyasi ve sosyal konularda yaptıkları yorumların sınırları, bu vaka ile yeniden tartışmaya açılmış oldu. Basın özgürlüğü savunucuları, Altaylı’nın ifadelerinin eleştiri kapsamında değerlendirilmesi gerektiğini savunurken, hukuk çevreleri ise Cumhurbaşkanına yönelik tehdit iddialarının ciddiyetine dikkat çekiyor. Bu süreçte yargı organlarının vereceği karar büyük önem taşıyor. Altaylı, söz konusu yayında şu ifadeleri kullanmıştı: "AKP seçmeninin önemli bir bölümü ve MHP seçmeninin bir bölümü dışında hiç kimse böyle bir şeye onay vermez. Geçmişine bak bu milletin, yakın geçmişinden de söz etmiyorum, uzak geçmişine bak... Bu millet padişahını boğmuş bir millettir. Hoşuna gitmediği zaman, istemediği zaman. Az uz değildir öldürülen, suikasta kurban giden Osmanlı padişahı veya boğazlanan veya intihar etti süsü verilen…" Gerçek Gündem