A
Admin
Yönetici
Yönetici
Geçtiğimiz yazımda Ferdi Zeyrek için; “Nasıl geldiğiniz değil, nasıl gittiğiniz önemlidir” diyerek noktalamıştım. Yine başka yazılarımda “Nasıl bir belediye başkanı olmalı?”sorusunu da defalarca işlemiştim. İşte o tarifin karşılığını, Manisa halkı Ferdi Zeyrek’te buldu. Bugün Manisa’da insanlar onun başlattığı hizmetlerden çok, “bu kadar kısa sürede gönülleri nasıl fethettiğini” konuşuyor. Manisa bugüne kadar pek çok belediye başkanı gördü ama Ferdi Başkan’ın halkla kurduğu o eşsiz bağ, siyaset bilimi açısından ibretlik bir örneğe dönüştü. Çalmamak, çaldırmamak... Halktan kopmamak, güler yüzlü olmak... Merhametli ve mütevazı bir hayat yaşamak... Sokakta yürümek, pazarda selam vermek... Siyasal kavga değil, toplumsal huzuru öncelemek... İşte bu kadar “basit” ama bir o kadar da unutulmuş değerlerle geldi Ferdi Zeyrek. EVLAT-DOST-BABA Manisa halkı bu meziyetleri taşıyan bir başkanla karşılaşınca önce şaşırdı, sonra sahiplendi. O, sadece bir belediye başkanı değil, insanların içtenlikle güven duyduğu bir “komşu”, bir “evlat”, bir “dost” oldu. Ve ne yazık ki, Manisa halkı onu tam tanımışken, onu çok erken kaybetti. Bu bir “geç bulup erken kaybetme” öyküsüydü. O cenazede yüzbinlerce insan tek yürek oldu, her yaştan, her düşünceden, her siyasi görüşten Manisalı gözyaşı döktü. Çünkü Ferdi Zeyrek bir “parti figürü” olmanın çok ötesinde, bir toplumsal değer haline gelmişti. Bugün CHP’nin önünde çok net bir görev duruyor: Ferdi Zeyrek’in cenazesindeki o ruhu iyi okumak, anlamak ve yaşatmak. Aday belirlerken “benim adamım olsun” Anlayışıyla değil, Ferdi Zeyrek gibi isimlerle yürünmeli. O zaman ne “ama” kalır, ne “fakat”... O zaman halkın teveccühüyle iktidar yolu kendiliğinden açılır. CHP yönetimi bu toplumsal mesajı doğru okuyamazsa, zamanın ruhuna aykırı tercihlerle hareket ederse bunun vebali çok ağır olur. Ferdi Zeyrek, sadece bir “mimar” değildi. O, önce Manisa’da, sonra CHP’de bir dönüşümün mimarı olarak tarihe geçti. Seni unutmayacağız Ferdi Başkan… Işığın yolumuzu aydınlatmaya devam edecek.