A
Admin
Yönetici
Yönetici
Anahtar Parti Gümüşhane İl Başkanı Muhammet Kaya, Türkiye’de son yıllarda uygulanan ekonomik politikaların, özellikle faiz ve döviz kuru üzerinden yürütülen yaklaşımların, enflasyonu düşürmek yerine daha da artırdığını belirtti. Kaya’ya göre, halkın alım gücü giderek azalırken, Türk Lirası üzerindeki güven kaybı da derinleşiyor. Özellikle 2020-2023 yılları arasındaki düşük faiz politikalarının uzun vadede ciddi ekonomik kırılganlıklar yarattığına dikkat çeken Kaya, gelinen noktada Türkiye ekonomisinin “çıkmaz sokakta” olduğunu ifade etti. "Nas" Politikası ve Ekonomik Kırılganlık Muhammet Kaya’nın açıklamasına göre, “Nas” söylemiyle yürütülen düşük faiz politikası, başlangıçta enflasyonu kontrol altına almayı hedeflese de, bu yaklaşım dövize olan talebi artırarak TL’nin değer kaybetmesine neden oldu. Kaya, “Faizler düşerken döviz kurları yükseldi, bu da ithalat maliyetlerini artırdı ve enflasyonu körükledi. Sonuçta halkın alım gücü düştü, ekonomik istikrar zarar gördü” dedi. Mevcut ortamda faizlerin artırılmasına rağmen döviz kurunun sabit tutulmaya çalışılması, çelişkili bir ekonomi yönetimi görüntüsü oluşturuyor. Enflasyon Verileri Gerçeği Yansıtmıyor mu? Başkan Kaya, TÜİK verilerine göre 2023’te yıllık enflasyonun %39,59, 2024 ortasında ise %37,86 seviyelerinde olduğuna dikkat çekerek, bu rakamların toplumun yaşadığı gerçek ekonomik sıkıntıları tam olarak yansıtmadığını belirtti. Gıda, kira, ulaşım gibi temel ihtiyaçlardaki fiyat artışlarının özellikle dar gelirli kesimi ciddi şekilde etkilediğini vurgulayan Kaya, halkın yaşam standardının iyileşmediğini söyledi. Yoksulluk ve Açlık Sınırı Alarm Veriyor Türkiye’de yoksulluk sınırının 81.000 TL, açlık sınırının ise 24.000 TL’ye ulaştığını ifade eden Kaya, milyonlarca insanın bu rakamların çok altında gelirle yaşamaya çalıştığını söyledi. “Geçim sıkıntısı toplumun her kesimini etkiliyor. Hükümetin enflasyonla mücadelede başarısız kalması, halkın hem cebini hem de psikolojisini olumsuz etkiliyor” diye konuştu.