Dünyanın Vicdanı Nihayet Uyanıyor

  • Konbuyu başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi
A

Admin

Yönetici
Yönetici
ABD’nin desteği ve işbirliğiyle Gazze’de Filistin halkına uygulanan soykırım nihayet Batı’nın vicdanını uyandırmaya başladı. Fransa, İngiltere ve Kanada, Filistin Devletini tanıyacaklarını açıkladılar.

manset-1-2.jpg


Dünya geç de olsa uyanmaya başladı. ABD’nin desteği ve işbirliğiyle Gazze’de Filistin halkı üzerine uygulanan çağımızın acımasız, kanlı soykırımı nihayet Batı’nın vicdanını uyandırmaya başladı. Fransa, İngiltere, Kanada Filistin Devletini tanıyacaklarını açıkladılar. Malta, Portekiz, Slovenya da İsrail karşıtı şiddetli açıklamalar yaparak bu saldırgan ülkeyi kınadılar. Almanya da bir an önce çözüm bulunmasını istedi. 15 ülke ise yaptıkları ortak açıklamada dünyayı Filistin’i tanımaya davet ettiler. Dünyanın birçok ülkesinde İsrail zulmüne karşı tepkiler yoğun biçimde devam ediyor. Halklar, gençlik, üniversite çevresi, sanat ve spor camiası İsrail’i her fırsatta kınıyor. Bütün bu tepki ve Filistin lehine yapılan açıklamalardan çok rahatsız olan İsrail kudurmuşçasına sağa sola tehditler yağdırıyor, dünyanın en güçlü ülkelerine bile diş gösteriyor.

gazzede-aclik.jpg


“GAZZE SOYKIRIMI DÖNÜM NOKTASI”

Önceki akşam CNN Türk televizyonunda Fulya Öztürk’ün programına konuk olan T3 Vakfı Mütevelli Heyeti Başkanı Selçuk Bayraktar, yeni kurdukları yerli ve millî sosyal medya ağı “Next Sosyal” ile ilgili sorulara cevap verirken bu düşüncenin ortaya çıkmasında Gazze soykırımının dönüm noktası olduğunu söyledi. Bayraktar, yeni olmasına rağmen “Next Sosyal”e çok büyük bir ilgi olduğunu söyledi. Bu mecraya ben de üye oldum. Herkesi de üye olmaya çağırıyorum. Zira diğer sosyal medyalar, sansür uyguluyor.

resim-1-8.jpg


İSRAİL YALNIZLAŞIYOR

BM’nin Gazzeliler’e yaptığı yardımı dağıtırken acımasızca toplanan insanların üstüne kurşun yağdıran, bomba atan İsrailli cani askerler, dünyada büyük tepki çekiyor. Bu arada kendisine karşı dünyada meydana gelen nefret duygusundan korkan İsrail, diplomatlarını dünyanın çeşitli ülkelerinden çağırmaya başladı. İlk olarak can güvenliklerinin güvende olmadığı gerekçesiyle BAE’ndeki diplomatlarını acil olarak çağırdı ve vatandaşlarını bu ülkeye gitmemeleri konusunda uyardı. “Günün Hitleri olarak kabul edilen Netanyahu”, bugün “En çok nefret edilen kişi” unvanını kazandı. Dünyada izole edilen İsrail terör örgütünün vahşetini dile getiren Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan “Sabır taşı çatlamak üzeredir” diyerek herkesin ortak duygularına tercüman oldu.

kibris-teknofest.jpg


KIBRIS’A GÖZ DİKTİ

Alçak ülkenin yandaşı olan gazetelerde çıkan yazılarda Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti hedef gösterilerek, “Türk askeri bu topraklardan çıkarılmalıdır” zırvasında bulundu. İsrail’in kirli emellerinin nerelere kadar uzandığı bu yazılarla ortaya çıkarken Türk televizyonları çeşitli programlarda, basınımız ise farklı yazılarla bu küstah açıklamalara dikkat çektiler ve sert cevaplar verdiler. Emperyalist İsrail’in Filistin, Lübnan, Suriye, İran ve şimdi de Kıbrıs’a gözünü dikmesi herkesi şaşırtıyor. Bu küstahlığa meydan veren ülkenin ise Amerika kıtasında milyonlarca zencinin katili olan emperyalist ve Siyonist ülke ABD olduğu aşikâr. Yeryüzündeki bütün ülkelerin yöneticileri ve halklar, bu azgın ve kötülük odağı iki ülke ile baş etmenin yollarını arıyor. Bunun için düşünülen ilk tedbir boykot. Vicdanlı, şuurlu, inançlı ve merhametli insanların büyük çoğunluğu artık ABD ve İsrail ürünlerini hiç almıyor. Bu ürünlerin satıldığı bakkal dükkânlarına ve marketlere girmiyor. Her iki ülke ekonomisinin yakın bir zamanda büyük zaafa düşeceği görülüyor.

DERGİLERİMİZDE CANLILIK

Gazze mezalimi ve İsrail’in alçak saldırıları ile katliamlarına, ihmal etmeden sayfalarında sıklıkla yer veren dergilerimiz, bu şuurla dünyanın en mühim gündemini ıskalamıyor. Gazze artık şiirlere, hikâyelere, denemelere ve edebiyatın diğer bütün türlerine konu oluyor. Dergiler yaz aylarında da yayınlarını muntazaman sürdürüyor ve okuyucularına yeni sayılarını ulaştırıyor. Temmuz ağustos aylarında elime ulaşan dergilerimizden kısaca bahsetmek istiyorum. Her dergi, kültür hayatımızın önemli bir parçası ve mutlaka yaşatılması gerekiyor. Bu konuda başta Kültür ve Turizm Bakanlığı ile belediyelerimize, Valilik ve Kaymakamlıklara, Millî Eğitim Müdürlüklerine büyük görevler düşüyor. Dergilere toplu olarak abone olunmalı ve hayatta durmaları sağlanmalıdır.

5-emine-isinsu.jpg


İşte dergilerin son sayıları:

SÖĞÜT: Söğüt’ün 33. Sayısı Mayıs-Haziran sayısı olarak çıktı. Kapak konusu rahmetli romancımız Emine Işınsu. Yetkin kalemlerden Işınsu’ya dair yazılmış tahliller, değerlendirmeler, eser tanıtımları ve portre yazıları… “Tema” olarak da “Türk Edebiyatının Son Çeyreği 2000-2025: Türk Romanı” bölümü var. Roman üzerine çalışanların, roman türüne ayrı bir önem verenlerin ve özen gösterenlerin okuması gereken bir metin.

OLAĞAN ŞİİR: Olağan Şiir’in 45. Sayısında Hüseyin Atlansoy’dan ilginç bir yazı okuyoruz: “Yeni Başlayanlar İçin 21 Derste Şiir Nasıl Yazılır?” Dosya konusu: Yunus Emre Aklıbaşında. Bir de soruşturma var: “21. Yüzyılın İlk Çeyreğinde Türk Şiiri”. Şairler, şiir üzerine düşünenler ve şiir severler dergide bir arada.


DİL VE EDEBİYAT: Aylık Dil Edebiyat ve Kültür Dergisi Dil ve Edebiyat, yolculuğuna devam ediyor. Derginin temmuz sayısı 199. Sayı olarak dikkat çekiyor. Demek ki ağustos sayısı 200. sayı olacak. Bir derginin 200 ay boyunca istikrarlı biçimde yayınını sürdürmesi çok önemlidir. Ekrem Erdem’in sahibi olduğu derginin Genel Yayın Yönetmeni Üzeyir İlbak, Yayın Yönetmeni ise Zafer Acar, Sorumlu Yazı İşleri Müdürü Elif Tokkal. Nice sayılara… İyilikle, hayırla…

HECE ÖYKÜ: İki aylık hikâye dergisi Hece Öykü’nün 129. sayısı elimizde.”ENİ/KONU”da “Edebi Türlerin Sonu mu?” sorusuna cevap aranıyor. Emin Gürdamur çok tartışılan bu konu üzerinde detaylı olarak duruyor. Cemal Şakar’ın “Kuram-Yorum”unun başlığı: “Söylenemeyenin Sadeliği”. Fatma Za’rûr ise “Semaya Sığınan Çağdaş Lübnan Öyküsü”nü etraflıca ele alıyor. Derginin yine dolu bir muhteva ile çıkan 130. sayısında “Eni-Konu” başlığı: Rüyasız Bir hafıza: Türk Öyküsünde Gerçeküstünün Sükûtu”.

KARDEŞ KALEMLER: Aylık Avrasya Edebiyat Dergisi Kardeş Kalemler’in 223. Sayısında yine okunması gereken önemli yazılar, araştırmalar, incelemeler var. Avrasya Yazarlar Birliği tarafından büyük bir azim ve sebat ile neşriyatını sürdüren Kardeş Kalemler’de genellikle gönül coğrafyamızın edebiyatçılarını, Türk dünyasındaki yetişkin ve genç kalemleri okuyoruz. Türkiye ve Türk dünyası arasında sağlam bir kültür köprüsü kuran Kardeş Kalemler okunması, takip edilmesi ve desteklenmesi gereken dergimiz.

KARDELEN: Çocuk dergiciliği çok önemli. Türkiye’de birçok şair ve yazar öncelikle bu dergiler vasıtasıyla edebiyat dünyasına girmiş, ilk şiiri veya yazısı bir çocuk dergisinde yayımlanmıştır. Kardelen Çocuk, hakikaten “bir bahar müjdesi” olarak çıkıyor ve çocuklarımıza ulaşıyor. Hikâyeleri, masalları, şiirleri, bulmacalarıyla, bilmeceleriyle, desenleriyle, fıkralarıyla ve edebiyatın diğer türlerindeki ürünleriyle… Derginin Genel Yayın Yönetmeni Elif Tokkal’ı kutluyorum. Anne babaların ve öğretmenlerin dikkatine.

DİKSİYON VE EDEBİYAT: Mustafa Aydın’ın büyük bir fedakârlık ve inançla çıkarmaya devam ettiği Diksiyon ve Edebiyat dergisinin 28 ve 29. sayısı ortak çıktı. Kapakta merhum Prof. Dr. Ersin Nazif Gürdoğan var. Ve onun ölümsüz sözü kapağı süslüyor: “Edebiyatçıların Görevi; Kudüs’ü Savunmaktır!” Dergide çok farklı konularda kıymetli yazar ve şairlerin, kültür ve sanat adamlarının makaleleri yer alıyor. Bir vefa ve kadirbilirlik nişanesi olan “Dosya”daki isimler şöyle: Prof. Dr. Ersin Nazif Gürdoğan, D. Mehmet Doğan, Dr. Mustafa Çalık, Yakup Ömeroğlu, Hasan Kocabaş ve Recep Seyhan.

TÜRK EDEBİYATI: “Türk Mitolojisi” Türk Edebiyatı’nın Temmuz sayısında da dördüncü bölümü ile yer alıyor. Konunun farklı cephelerini şu yazarlar ele alıyor: Bülent Akın, N. Hilâl Akman, Erhan Çapraz, Hasret Zerkinli, Satı Kumartaşlıoğlu, Adil Çelik. Tabii kapak konusunun dışında farklı yazılar ve değerlendirmeler de bulunuyor. Merhum hocamız Ahmet Kabaklı’nın kurduğu Türk Edebiyatı dergisi İmdat Avşar’ın Genel Yayın yönetmenliğinde devam ediyor.

7-nurettin-durman-2832015.JPG


AYDOS: Aydos dergisi 37. Sayısında kıymetli şairimiz Nurettin Durman’ı kapağa taşımış. Yazarları: Süleyman Çelik “Nurettin Durman’ı Anlatabilmek”, Özcan Ünlü: “Bir Düş Yolcusu ile Aynı İklimde Yaşamak”, Şakir Kurtulmuş: “Nurettin Durman’ın Günlükleri”, “Sıddık Ertaş “Nurettin Durman’a Dair Birkaç Söz.” Yazılar Durman’ın şiir ve gönül dünyasına ışık düşürüyor. Nurettin Durman’ı bugüne kadar okumayanlar için iyi bir fırsat. Derhâl bir kitabını edinip okumak, sonra da külliyatına yönelmek. Bu çaba bize çok şey katacak, bir inanç ve medeniyet adamını tanımamızı sağlayacaktır. Farklı yazarların değişik konular hakkında yazıları da bulunuyor dergide.

ÇELEBİ: Anadolu’da dergi çıkarmanın zorlukları çok. İstanbul’dan uzak kalmanın hicranı var ama aynı zamanda sebatın da göstergesidir bu tür yayıncılık. Gaziantep’te dört ayda bir Çelebi dergisi çıkıyor. Tarih, kültür ve düşünce dergisidir Çelebi. Yayıncıları gönül insanları ve son sayıda dosya konusu Hasan Celâl Güzel. Hem bir vefa borcu hem de hakkın teslimi. Hasan Celal Güzel merhumu yakından tanıyanların hüsn-ü şehadetleri yazılarına aksetmiş. Derginin ilk sayfasında bu efsane siyasetçimizin unutulmayacak bir sözü var: “Cesurlar bir defa ölür, korkaklar her gün ölür!” Derginin sayfalarını çevirdikçe Hasan Celal Güzel’i rahmetle anacak ve hatırasını yaşatanlar gönül borcunuz artacaktır. Evet darbelere karşı en dik duruşu sergileyen yiğit insan Hasan Celal Güzel’e rahmet olsun. Onu seven ve hatırasını yaşatan kadirbilir dostlarına da selam ederim.

6-hasan-celal-guzel-1.jpg


MUHİT: Muhit’in dosya konusu “Örgütlü Kötülüğe Karşı” ve ikinci dosya “Said Yavuz Şiiri” Başlığı çarpıcı: “Nasıl girsin cennete, bir kalbe giremeyen.” İbrahim Tenekeci’nin yönetiminde çıkan Muhit dergisi kalbe, vicdana dayanan merhamet odaklı yazılarla özgün duruşunu sergiliyor. Baştan sonra okunması ve üstünde düşünülmesi gereken yazılar…

EDEBİYAT ORTAMI: Ankara’da Mehmet Ali Bulut’un sahipliğinde ve Mehmet Kurtoğlu’nun Genel Yayın Yönetmenliği’nde çıkan Edebiyat Ortamı’nın en mühim özelliği her sayıda okuyucularına bir de kitap hediye etmesi. Derginin Temmuz-Ağustos sayısında dosya konusu Ahmet Haşim. Türk şiirinin u özel, özgün, önemli ve garip şairini ele alan yazarlar onun az bilinen veya bilinmeyen hususiyetlerini okuyucularıyla paylaşırlar. Haşim’i sevenler bu sayıyı mutlaka edinmeli ve söz konusu yazıları okumalıdır.

3-ahmet-hasim-002.jpg


YEDİ İKLİM: Türkiye’de dergicilik alanında “özel sayı”yı ilk öne çıkaran dergilerinin başında Yedi İklim geliyor. Bugün birçok dergi özel sayılar çıkarıyor. Bazı şahsiyetleri ve konuları kapağa taşıyorlar. Ama bunun öncülüğünü Yedi İklim dergimizin kıymetli yayın yönetmeni Ali Haydar Haksal yapmıştır. Dolayısıyla Yedi İklim’in bu manada bir “rüçhaniyet hakkı” vardır. Ancak açılan bu güzel ve hayırlı çığıra bugün pek çok dergi uymaktadır. Şüphesiz bu da çok sevindiricidir. Zira hazırlanan her özel sayı bir bakıma edebiyat dünyamıza, kültür ve sanat dünyamıza bir katkı, bir belge, bir vesikadır.

4-nurettin-tpocu.jpg


CÜMLE: Cümle dergisi de her sayısında bir ilim, fikir, sanat ve medeniyat insanımızı kapağa taşıyor ve derginin omurgasını bu konu üzerinde oluşturuyor. Cümle’nin yeni sayısı “Nurettin Topçu Özel Sayısı” olarak kültür hayatımıza kazandırılmış bulunuyor. Daha önce Mehmed Âkif Ersoy, Sezai Karakoç ve Rasim Özdenören sayıları çıkarılmıştı. Bu sayıda da Nurettin Topçu hakkında özenle hazırlanmış, kaleme alınmış müstesna yazıları okuyoruz. 230 sayfalık bu seçkin sayıyı, Nurettin Topçu hayranları edinmeli ve üstadın külliyatının yanına eklemelidir. Küçükçekmece İlçe Millî Eğitim Müdürü Emin Çıkrıkçı’nın sahibi olduğu Cümle’nin Yayın Danışmanı Osman Koca, Yayın Yönetmeni ise Dr. Mahmut Turan Ektiren. Tabii dergide emeği, alın teri olan daha birçok kıymetli isim vardır. Hepsinin ellerine, yüreklerine, gönüllerine sağlık diyorum. Nice sayılara…

BİZİM KÜLLİYE: Şehirler biraz da kültür adamlarıyla hatırlanır. Elazığ deyince ben önce merhum Ahmet Kabaklı büyüğümüzü hatırlarım. Ve sonra da birlikte çalışma talihine eriştiğim Destan Şairimiz Niyazi Yıldırım Gençosmanoğlu’nu. Günümüzde ise yine çok değerli simalar var bu “aziz şehrimizde”. Lakin benim ilk yâd ettiğim isim Nâzım Payam. Bizim Külliye’nin mimarı, başı, gayretlisi ve emektarı. Bizim Külliye’nin 104. Sayısında dosya konusu: “Edebiyat ve Toplumsal Ahlak.” Yine çok değerli isimler bu konu üzerinde fikir beyan ediyorlar. Bütün yazarlarımızın ellerine, kalemlerine sağlık.

AY VAKTİ: Bazı dergiler genele hitap eder ve çıkaranları pek bilinmez. Ama kimi dergiler de vardır ki kurucuları hatırlanmazsa ayıp olur. Büyük Doğu deyince Necip Fazıl, Hareket deyince Nurettin Topçu, Diriliş deyince Sezai Karakoç, Edebiyat deyince Nuri Pakdil’i hemen hatırlar ve rahmetle anarız. Günümüzde de edebiyat dünyamızın seçkin öncüleri büyük bir gayretle dergi çıkarıyor ve yaşatmaya çalışıyorlar. Onlardan biri de de Şeref Akbaba Beyefendidir. Ay Vakti genç edebiyatçıların elinden tutan bir dergi. Şeref Beyin çabası büyük. Gençler de dergiye ilgi gösteriyor. Bu hizmet unutulamaz. Geleceğin edebiyatçıları bu dergilerden çıkacaktır elbette. Ve gençler iyi rehberler edindikçe daha da kalıcı olacaklardır yazılarıyla, şiirleriyle…


ŞEHİR VE KÜLTÜR: Mehmet Kâmil Berse bir gönül insanı. Bir yazar ve şehir tarihçisi… Kaleme aldığı şehrengizler biliniyor ama yanı sıra İstanbul’a dair yazıları da zevkle, ilgiyle, sevgiyle okunuyor. Genel Yayın Yönetmenliğini yaptığı Şehir ve Kültür ise İstanbul Fatih’te hazırlanıp Türkiye’nin dört bir yanına dağılıyor. Şehir medeniyetimizin temel taşları burada örülüyor. Kâmil Uğurlu, Ümit Meriç, Muhsin İlyas Subaşı ve daha birçok kıymetli şair, yazar bu dergide okuyucularıyla hasbihal ediyor. Derginin son sayısında bir vefa örneği gösterilerek “İlk Ömer Halisdemir’imiz” Kolağası Çerkez Hasan ele alındı. Sultan Abdülaziz’i tahttan indirdikten sonra hunharca katleden darbecilere haddini bildiren büyük kahramanımız. Onun Edirnekapı’da hâlâ bir “özel mülkiyet” sınırları içinde bulunan mezarının hazin hikâyesi anlatılıyor. Bilindiği gibi bu hicranlı konu daha önce gazetemiz Milat’ta, Türkiye ve Yeni Şafak gazetelerinde de ele alındı. Meraklısı bu özel sayıyı, bilhassa arayıp bulacaktır.

Dergilerimiz çok, hepsinden ayrıntılı bahsedemiyoruz ne yazık ki. Bari isimlerini unutmayalım: Nihayet, Olağan Hikâye, Zafer ve Genç. Bütün dergilerimizin yolu ve bahtı açık, ömürleri uzun olsun.
 
Geri
Üst