Derdimiz Bağcıyı Dövmek Değil, Üzüm Yemek…

  • Konbuyu başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi
A

Admin

Yönetici
Yönetici
Ancak bağcı noktasındaki kişi ve aktörler bazı merhametsiz, okyanus ötesi hesaplardan yapılan manipülasyona teslim olduğu için bugün ki konuyu üzüm yeme noktasından biraz uzaklaştıracağız. Hayvan hakları yasası ve yaptırımlarından bahsediyorum. Malumunuz bu konu ülkemizin başta sosyal medya olmak üzere epeydir gündeminde. İçindeki vahşeti açığa çıkartmak, işledikleri cinayetleri hayvanların üstlerine atmak, ülkedeki tek güvenlik ve huzur sorununun köpekler olduğunu iddia eden bir kitlenin de desteğiyle bu yasa yürürlüğe girdi. Yasa aslında yıllardır üstüne düşen sorumluluktan kaçınan, kısırlaştırma ve rehabilitasyon konusunda mevcut yasal boşlukları kullanıp görevini yerine getirmeyen yerel yönetimleri de epey zorda bırakacak yaptırımlarla dolu. Mevcut yasa gereği sokak hayvanları toplanacak, belediyelerin doğal yaşam alanı adını verdiği barınaklarda bir nevi depolanacak ve ne yazık ki sayı fazlalığı nedeniyle bir kısmı kendi koşullar gereği bir kısmı ise insan eliyle katledilerek nüfus azaltılacak. Haliyle belediyeler bu yasanın gereği barınak yapımlarına başladı. Eskişehir Büyükşehir Belediyesi de bu noktada bir doğal yaşam merkezi inşa etti ve bir kısmı hizmete açıldı. Ve ne acı ki biz hayvanseverler olarak buna sevinecek duruma geldik. Zira etrafı tellerle çevrili, yeşilliği pek olmayan, küçücük padoklarda yaşamak zorunda kalan hayvanların yaşadığı alana Doğal Yaşam Merkezi demek aslında çok mümkün değil. Ancak yasa gereği katledilmek yerine en azından dar alanda bir yaşam sansı buldukları için o canlar adına sevinecek hale geldik. Sakın yanlış anlaşılmasın. Burada itirazım Büyükşehir Belediyesi değil, belediyeyi bu şartlara zorlayan malum mevcut yasa ve o yasanın geçmesi için önerge verip, imzası da bulunan Ak Parti kurmaylarına. Ki aralarında Eskişehir Milletvekili Ayşen Gürcan’ında bulunduğunu belirtmek isterim. Velhasıl böyle bir merkez Eskişehir’de nihayet açıldı. Henüz yeni olduğu için merkezin koşulları tam oturmuş durumda değil. Merkez içinde pek ağaç veya yeşillik henüz oluşmamış durumda. Kapasite ise sınırlı bir şekilde. Başkan Ünlüce burada bulunacak canlara şefkatle, dikkatle bakacağız diye açıklama yaptı. Bizim arzumuzda bundan ibaret aslında… O yüzden birkaç ufak hatırlatma ve ricam var. Lütfen bu doğal yaşam merkezi koşullarını hem daha iyiye doğru götürelim hem de kapasite konusunu dikkate alalım. Padokları üst üste doldurmak yerine alanı genişletme yoluna gidelim. Mümkünse hayvansever gönüllülerden oluşan bir çalışma ekibi ile bu şefkat ve ilgiyi sürekli samimi bir performansa çevirelim. Mevcut nüfusu azaltmak adına kısırlaştırma çalışmalarını standartların biraz daha üstüne çıkaralım. Yasal mecburiyet değil ama Eskişehir farkını ortaya koymak adına maliyeti pek olmayan birkaç ip kamera ile bu doğal yaşam merkezini 24 saat canlı takip edebilecek bir imkân oluşturalım. Ziyaretçiler, katkı vermek isteyenler için zaman ve izin mevzuatlarını saf dışı bırakacak daha pratik çözümler düşünelim. Ayşe Ünlüce’nin ne kadar hayvansever olduğunu biliyorum. Önerilerini ne kadar önemsediğini de bildiğim için dile getirdiği şefkati Eskişehir ile bölüşmeyi öneriyorum. En azından bir farkındalık oluşturur ve belki pek çok konuda olduğu gibi bu konuda da tüm ülkeye örnek oluruz. Ne dersiniz, fena olmaz mı?
 
Geri
Üst