Çin’in orman yangınlarıyla mücadelesi

  • Konbuyu başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi
A

Admin

Yönetici
Yönetici
Türkiye her yıl olduğu gibi bu yaz mevsiminde de yaygın orman yangınlarıyla boğuşuyor ve her zamanki sorular tekrar gündeme geliyor: Ormanlarımızda yangına karşı yeterince önlem alabiliyor muyuz? Yangın başladıktan sonraki müdahale yeterli mi? Türkiye’nin orman yangınlarıyla mücadele konusunda bir planı ve sistemi var mı? Toplam yüzölçümünün yüzde 29’u ormanlık alan olan Türkiye bu zenginliğini korumakta yetersiz mi kalıyor? Topraklarının yüzde 24’ü orman olan Çin de büyük yangınlarından çok çekmiş bir ülke. Yakın tarihte, felaket boyutuna ulaşmış pek çok orman yangını söz konusu. En bilineni, 1987 yılında ülkenin kuzeydoğusundaki Heilongjiang eyaletinde 6 Mayıs-2 Haziran tarihleri arasında 28 gün süren Daxinganling yangını. 193 kişinin öldüğü, 226 kişinin yaralandığı, 500 bin insanın evsiz kaldığı bu orman yangını, o dönemde yaklaşık 500 milyon dolarlık bir zarara yol açmıştı. Bir orman işçisinin ihmalinden kaynaklanan kıvılcımlarla başlayan yangın, Çin tarihindeki en büyük orman yangını olarak biliniyor. En önemli sonucu ise Çin’de orman yangını yönetimi, yasal düzenlemeler ve erken uyarı sistemleri konusunda bir dönüşüme yol açması oldu. Yine aynı bölgede 2006’da başlayan yangın alınan önlemler sonucu çok daha az zararla atlatılmış, can kaybı yaşanmamıştı. Anlayacağınız 1987 Daxinganling yangını, Çin’in orman yangınlarıyla mücadelesinde bir milat oluşturmuş durumda. Erken uyarı, erken müdahale İçinde bulunduğumuz yıla, 2025’e baktığımızda ölüm ya da yaralanmaya neden olmayan bazı yangınlar görüyoruz Çin’de. Mart sonlarında Anhui’deki yangın 700’den fazla itfaiyeci, iş makineleri, su püskürten dronlar ve tankerlerle kısa sürede söndürüldü. Mayıs ayı başlarında Hebei, Shanxi, Henan ve Shaanxi eyaletlerinde görülen yangınlar da “turuncu alarm” (en yüksek ikinci seviye) ilan edilmesine rağmen çok az zararla atlatıldı. Peki Çin yaşadığı felaketlerden nasıl dersler çıkardı, ne gibi önlemler aldı, orman yangınlarıyla mücadele konusunda nasıl bir sistem oluşturdu? 2018’de kurulan “Çin Ulusal Yangın ve Kurtarma Gücü”, şu an orman ve kentlerdeki yangınlara müdahalede asıl kumanda merkezi konumunda. 220 bin kişilik personele sahip ve dokuz farklı departmandan oluşuyor. 2023’te kurumun yapısında bazı ıslahlar ve mükemmelleştirme çalışmaları yapıldı, dronlar ve robot köpekler de faaliyetlerde görev almaya başladı. Çin Ulusal Yangın ve Kurtarma Gücü’nün özellikle erken uyarı ve erken müdahale konusunda hayli başarılı olduğunu, bunda yüksek gerçekçilikle gerçekleştirilen senaryo ve simülasyonların büyük katkısı olduğunu belirteyim. Kriz anında kamu desteği Yangınlarla mücadelede Çin, toplumun katılımı ve kamu koordinasyonu konusunda da önemli adımlar attı. 2022’deki Chongqing yangınından bu yana, yerel halk, gönüllüler ve gayri resmi kurumlar, eğitimli ve düzenli biçimde çalışmalara katılmakta. Kriz anında kamu desteğinden yüksek verim alındığını söylemek mümkün. Yılda ortalama küçüklü büyüklü 14 bin orman yangınının görüldüğü (yüzde 90’ının insan kaynaklı olduğu belirtiliyor) ülkenin özellikle kuzey bölgelerinde yıldırım düşmesi sonucu başlayan yangınların oranı yüksek. İklimsel değişimlerin risk bölgelerinin alanının genişlettiğini belirten uzmanlar, bu nedenle mücadelenin çok daha zorlu bir evreye girmekte olduğunu belirtiyor. Buna karşın, kurumsal ve teknolojik yeniliklerin yanında, 1980’lerden beri sürdürülmekte olan geniş çaplı ağaçlandırma çalışmaları da (örneğin “Yeşil Duvar”) belli bir güvence sağlıyor. Çin Devlet Orman ve Çayır İdaresi dört yıl önce yıllık ortalama 2 milyon hektar yeni orman alanı oluşturulduğunu açıklamıştı. Kısacası Çin orman yangınlarına karşı her an tetikte duran, hep hazırlıklı bir ülke. Dilerim Türkiye de bir gün bu konuda başka ülkelere örnek oluşturur.
 
Geri
Üst