A
Admin
Yönetici
Yönetici
Artvin’de kadın emeğinin ve hayallerin çikolatayla yoğrulduğu yeni bir başarı hikayesi yazılıyor. Hatice Can’ın kurucusu olduğu “Genya Çikolata” adlı butik işletme, 3 Haziran Salı günü görkemli bir açılışla Artvin halkıyla buluşmuştu. Açılışa çok sayıda vatandaş, sivil toplum temsilcisi ve kadın girişimci katıldı. Genya Çikolata, doğallığı, yerel ürün kullanımı ve özgün lezzetleriyle dikkat çekerken; ardındaki emek, tutkuyla örülmüş bir yolculuğu da gözler önüne seriyor. Hatice Can’ın çikolata serüveni, yalnızca ticari bir girişim değil; aynı zamanda yıllar süren bir birikimin ve çocukluk hayallerinin somut bir yansıması. Henüz küçük bir çocukken okuduğu Hansel ve Gratel masalı, onun için sıradan bir hikaye olmaktan çıkmış. Kitaptaki şekerden, çikolatadan ve çörekten yapılmış ev, onun zihninde iz bırakmış ve bir hayal tohumu ekmiş. Bu hayal, zamanla şekillenmiş, gelişmiş ve bugün Artvin’in merkezinde bir butik çikolata atölyesi olarak hayat bulmuş. Hatice Can, pastacılığa olan ilgisini yıllar içinde geliştirmiş. Tatlılar, pastalar, özel günler için hazırladığı ürünlerle kendini bu alanda yetiştirmiş. Artvin Halk Eğitim Merkezi’nde aşçılık ve pastacılık alanında eğitimler vererek bilgi ve deneyimini başkalarına da aktarmış. Tatlı tutkusunu sadece evde değil, sınıfta da paylaşarak pek çok kadının meslek edinmesine katkı sağlamış. Can, bu süreçte düğün pastasından doğum günü pastalarına, nişan kurabiyelerinden özel gün tatlılarına kadar çok sayıda ürün ortaya koymuş. Ancak çikolata, onun için her zaman ayrı bir yerde durmuş. “Benim için asıl kırılma noktası Chocolate filmi oldu” diyen Can, 2000 yılında izlediği filmden büyük ölçüde etkilendiğini belirtiyor. Filmde bir kadının Fransa’daki bir köye yerleşip burada çikolata yaparak insanların hayatına dokunması, onun kendi yolunu çizmesinde ilham olmuş. “O filmdeki kadının yaptığı gibi, ben de insanların hayatına tat katmak istedim” sözleriyle o dönemi anlatıyor. İlk zamanlarda Türkiye’de çikolata üretimi için gereken ekipmanlar yaygın değildi. Hatice Can, bu süreci detaylıca araştırarak yurtdışındaki makineleri incelemeye başladı. Ancak maliyetlerin yüksek oluşu nedeniyle, uzun süre bu hayalini ertelemek zorunda kaldı. Can, “Türkiye’ye makineler ancak 4-5 yıl önce gelmeye başladı. O dönemden itibaren işler daha kolaylaştı. Makineyi aldıktan sonra da hızla atölyemizi kurduk ve çalışmaya başladık” dedi. Genya Çikolata’da kullanılan malzemeler, Artvin’in doğasına ve yerel ürünlerine dayanıyor. Hurmalı, yaban mersinli, ballı, biberli gibi özgün tatlarla hazırlanan çikolatalar, sadece damağa değil aynı zamanda bölgenin kimliğine de hitap ediyor. Bu yaklaşım, hem doğal üretimi destekliyor hem de yerel kalkınmaya katkı sunuyor. Can, sadece bir üretici değil aynı zamanda bir hikaye anlatıcısı. Çikolatalarının her birine farklı duygular, anılar ve yerel motifler yüklediğini söylüyor. Her bir ürün, Artvin’in dağlarından, yaylalarından, pazarlarından izler taşıyor. “Ben sadece tat üretmiyorum, bir yaşam biçimi sunuyorum” diyen Hatice Can, kadınların ekonomik hayata katılımının da en güçlü savunucularından biri. Genya Çikolata bugün yalnızca bir çikolata markası değil, aynı zamanda Artvin’de kadın emeğinin ve hayal gücünün neleri başarabileceğinin somut bir örneği. Hatice Can’ın girişimi, başka kadınlara da ilham oluyor; yerel üretimin, doğallığın ve emeğin birleştiği bu küçük işletme, büyüyen bir umut ve ilham kaynağına dönüşüyor. Artvin gibi doğasıyla büyüleyen ama sosyal ve ekonomik hareketliliğin sınırlı olduğu bir kentte, Genya Çikolata’nın varlığı sadece ticari değil, kültürel ve sosyal açıdan da önemli. Kadınların kendi hikayelerini yazabildikleri, üretime katılabildikleri ve hayallerini gerçekleştirebildikleri bir zemin olarak Genya Çikolata, Artvin’in geleceğine çikolatayla yazılmış umut dolu bir sayfa ekliyor.