A
Admin
Yönetici
Yönetici
Trump-Musk çatışmasını analiz ettiğim yazımda, çatışmayı, Bush’un son döneminde başlayan ve süren “Amerikan iç savaşının” devamı olarak değerlendirmiştim (Cumhuriyet, 9.6.2025). California’daki olaylar da aslında Amerikan egemen sınıfı içindeki çatışmanın, iç savaşın türevidir. Nitekim ABD Başkanı Donald Trump da, karşı karşıya geldiği California Valisi Gevin Newsom da, iç savaşa işaret ettiler. Olayları kim başlattı? California Valisi Gevin Newsom, olayları bastırmak için Ulusal Muhafız gönderen, deniz piyadesi gönderen Trump’ı, “iç savaş istemekle” suçladı. Trump valiye yanıtında, “Ben bir iç savaş istemiyorum. Eğer ona bırakırsanız, eğer onun gibi insanlara bırakırsanız, iç savaş çıkar” dedi. Trump, olayların ilk gününden beri, California eyaletinin ve Los Angeles kentinin Demokrat yöneticilerini suçluyor. Oysa olayları başlatan Trump’ın göçmen karşıtı politikalarıdır… Trump’tan ‘haydut’ suçlaması Los Angeles’ta, Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesi (ICE) tarafından gözaltına alınan düzensiz göçmenlere destek amacıyla başlayan gösteriler, zaman zaman güvenlik güçleriyle çatışmaya dönüşünce, Trump, Ulusal Muhafızları görevlendirmişti. Bu ise Trump’ı hem protestocularla, hem de California ve Los Angeles yöneticileriyle karşı karşıya getirdi. Trump yönetimi bununla da yetinmiyor, eyalete yeni Ulusal Muhafız birlikleri ile deniz piyadeleri gönderiyor. Oysa polisin müdahalesi fazlasıyla sert; göz yaşartıcı bomba ve plastik mermi kullanıyor, çok sayıda göstericiyi gözaltına altı. Ama Trump yine de polisin yetersiz kaldığını iddia ederek, protestoları bastırması için asker gönderiyor. Trump’ın göstericileri ”haydut” diye suçlaması ve yüzü maskelilerin hemen tutuklanmasını istemesi ise sokakları daha fazla geriyor. Vali: Trump’ın kararı kışkırtıcı California Valisi Gevin Newsom, Trump’ın bu kararını “gereksiz” ve “kasıtlı olarak kışkırtıcı” diye niteliyor, eyalette kolluk kuvvetinin eksik olmadığını belirtiyor. Los Angeles Belediye Başkanı Kaen Bass da, Göçmenlik ve Gümrük Muhafaza Dairesinin (ICE) ev baskınlarına, “toplumlarımıza terör saçıyor” diye itiraz ediyor. Vali Trump’a dava açacak ABD yasalarına göre eyaletin onayı olmadan asker devreye sokulamıyor. California Valisi Newson, bu durumun ABD tarihinde çok az emsalinin olduğunu, federal hükümete karşı dava açacağını belirtti. Vali Newsom, Trump’ın “yangına körükle gittiğini”, Ulusal Muhafızları görevlendirmesinin “yasa dışı, ahlaksız ve anayasaya aykırı bir eylem olduğunu” savundu. Valiye ‘tutuklarım’ tehdidi Mesele neredeyse protestocularla güvenlik güçleri arasındaki mücadeleden çıkmış, federal hükümet yetkilileriyle eyalet yetkilileri arasında bir çatışmaya dönüşmüş durumda. Örneğin Trump’ın Sınır Sorumlusu Tom Homan, vali ve belediye başkanını, olaylara müdahale etmesi durumunda tutuklamakla tehdit etmiş durumda. Vali Newson ise Tom Homan’ın tehdidne karşı “hadi beni tutukla da görelim” diyerek meydan okuyor. ABD göçmenler ülkesidir ABD, çeşitli yönleriyle bir göçmenler ülkesi. Ağırlıkla İngiltere’den göç edenlerin kıtayı adım adım işgal ederek, Kızılderilileri katlederek, genişleyerek kurduğu bir ülke. ABD, Afrika'dan zorla göç ettirip getirdiği ve köle olarak çalıştırdığı Afrikalıların emeğiyle büyüyen bir ülkedir. ABD, işgal ettiği ülkelerin doğal kaynaklarını sömürerek zenginleşen emperyalist bir ülkedir. Dahası ABD, teknolojideki atılımlarını bile çoğunlukla beyin göçüne borçludur. Emperyalizmin ve Trump’ın ahlaksızlığı Son yüzyıldaki büyük göç hareketlerinin esas sorumlusu ABD emperyalizmidir. ABD’nin askeri işgalleri nedeniyle milyonlar göç etmeye mecbur kaldı, ABD’nin sömürgeciliği nedeniyle yoksullaşan ülkelerin milyonlarca yurttaşı ülkelerini terketmek zorunda kaldı. ABD’nin başındaki Atlantik sisteminin sömürü düzeni nedeniyle doğudan batıya, güneyden kuzeye göçler yaşandı. Dünyadaki ülkelerin çoğu, başta ekonomik maliyetleri nedeniyle olmak üzere, çeşitli nedenlerle göçlere haklı olarak karşı çıkabilir ama sorumluluğu nedeniyle göçlere karşı çıkamayacak emperyalist ülkelerin başında ABD gelmektedir. Bu nedenle Amerikan egemen sınıfı içindeki bir kanadın başlattığı bu göç karşıtlığı, ahlaksızcadır, ikiyüzlülüktür, insanlık dışıdır. Dedesi bir Alman göçmeni olan Trump açısından ise göç karşıtlığı iki kere ahlaksızlıktır.