Beynimiz gerçekten ‘duruyor’ mu? Cevap sandığınızdan daha karmaşık

  • Konbuyu başlatan Admin
  • Başlangıç tarihi
A

Admin

Yönetici
Yönetici
Günlük hayatın içinde zaman zaman hepimiz kendimizi düşüncelerimizden kopmuş, boşlukta hissederken yakalıyoruz. Peki, bu anlarda beynimiz gerçekten “duruyor” mu? Sinirbilim alanında yapılan yeni çalışmalar, zihin boşluğu olarak adlandırılan bu gizemli durumun aslında oldukça yaygın olduğunu ve insanların hayatlarının %5 ila %20’sini bu bilinçsiz zihinsel durgunlukla geçirdiğini ortaya koyuyor. Zihin Boşluğu Nedir? Zihin boşluğu tam olarak tanımlanması zor bir kavram. Liege Üniversitesi’nden bilişsel sinirbilimci Athena Demertzi, boş zihin durumunun yedi farklı tanımı olduğunu belirtiyor. Bu tanımlar arasında “hiçbir şey düşünmüyormuş gibi hissetme” ya da “akıldan geçen bir düşünceyi hatırlayamama” gibi ifadeler yer alıyor. Ancak Demertzi’ye göre bu açıklamalar, bireyin kendini ifade etme biçiminden kaynaklanan belirsizlikler içeriyor. Beyin Gerçekten Susuyor mu? Sinirbilimciler bu zihinsel boşluk anlarını daha iyi anlayabilmek için fonksiyonel manyetik rezonans görüntüleme (fMRI) gibi gelişmiş teknolojilere başvuruyor. Ancak, deneklere "bir şey düşünmeyin" talimatı verilmesi, düşünceyi baskılayan farklı beyin bölgelerinin faaliyete geçmesine yol açabiliyor. Yani, bu durum aslında zihinsel durgunluktan ziyade bastırma çabasıyla ilişkili olabilir. Demertzi ve ekibi bu sorunu aşmak için farklı bir yaklaşım geliştirdi. 2023’te yapılan bir araştırmada, beyin taramasına alınan bireylere rastgele aralıklarla ne düşündükleri soruldu. Zihinlerinin boş olduğunu bildiren katılımcıların beyin faaliyetleri incelendiğinde, tüm ağların senkronize biçimde durakladığı anlar gözlendi. Bu sinyal yapısı, aynı zamanda uyku veya anestezi sırasında da görülen bir örüntüye benziyordu. Uyarım Düzeyi ve Zihinsel Durgunluk Araştırmalar, zihin boşluğunun çoğunlukla düşük uyarım seviyeleriyle ilişkili olduğunu gösteriyor. Günlük yaşamda düşünce akışının sürmesi için beynin belirli bir uyarım düzeyine ihtiyacı var. Uyarım azaldığında ise zihin boşluğuna girme olasılığı artıyor. Ancak uyarım seviyesi çok yükseldiğinde de bu, anksiyete gibi durumlardan kaynaklanan aşırı zihinsel yüklemelere yol açabiliyor. Boş Zihin ve Ruh Sağlığı Arasındaki Bağlantı Boş zihin yalnızca geçici bir durgunluk hali değil, bazı klinik durumların da parçası olabilir. DEHB (Dikkat Eksikliği ve Hiperaktivite Bozukluğu) olan bireylerde bu boşluk anlarının daha sık görüldüğü belirtiliyor. Aynı zamanda, genelleşmiş anksiyete bozukluğu gibi yoğun düşünce akışı içeren rahatsızlıklarda da bu durum yaygınlaşabiliyor. Peki, Zihin Neden Boşalır? Bilim insanları boş zihin anlarının neden oluştuğunu tam olarak çözememiş olsa da bir teori dikkat çekiyor: Uyku sırasında nöronların gün boyunca biriktirdiği metabolik artıkların glimpatik sistem yoluyla temizlendiği biliniyor. Demertzi, bu temizlenme sürecinin uyanıkken de kısa süreli “zihinsel mola” dönemlerinde gerçekleşebileceğini öne sürüyor. KAYNAK: CUMHURİYET
 
Geri
Üst