A
Admin
Yönetici
Yönetici
Gerçek olan nedir? İnsan bunu sorgular, bunu arar ve bulmak için hem kendisi ile hem de çevresi ile mücadele eder. Bu mücadeleyi verirken, insanın arama arzusu ve çıkışı samimi iken, çoğu zaman bu mücadelenin devamını getiremez. Teslim olur, bazen kendi istek ve arzularına bazen toplumsal istek ve arzulara. Peki insan bu gerçeği bulabilir mi? Bunun ne olduğuna karar verebilir mi? Evet, hemde canı gönülden evet. Peki bu nasıl olacak? Bu gerçeğin ne olduğuna karar verebilmek, verilen bu karar doğrultusunda, güçlü bir irade ile tüm engellere rağmen istikameti bozmadan sabır ve aşk ile bu gerçekle beraber yol yürüyebilmek. Bu yürüyüşün sonucu noktasın da şüphe duymamak, her türlü olumsuz duruma rağmen bizi bekleyen ve gerçek olan sonuca teslim olmak, yılgınlığa düşmememek. Ben bu yürüyüşü yapıcam diyebilmek, bu olabilir mi? Evet, bu ancak yüce bir ahlak ile mümkündür. Peki bu ahlak nedir? Nereden ve nasıl elde edeceğiz? Bu ahlak bütünlüğünü ortaya koyan söz kime ait olacak ve bizlerin karşısın da bu söz nasıl konumlanacak. Onu nasıl tanıyacağız ve muhabbetimiz nasıl şekillenecek. Beraber yol yürürken bu söz sahibi ile nasıl el ele tutuşacağız. Ne zaman ki bu soruların cevabını buluruz işte o zaman deli olup olmadığımıza karar vermiş oluruz. Ben deli değilim, deli de olmayacağım. Bunu yürekli bir şekilde söyleyebilmek ise önümüzde duran ve bizlerin hayatlarına şekil vermeye çalışan, nerden türediği belli olmayan, her türlü deli saçması sözün ve bu sözlerin arkasını dolduran unsurların reddi ile mümkün olacaktır. Reddedin korkmayın, her şeyden önce yola çıkın. Hayır diyebilmek. Sizler de kimler oluyorsunuz da benim deli olmamı istiyorsunuz diye karşı çıkabilmek. Sizlerin baldırları açık iken, hangi yürekle karşımıza geçip bizlerin hayatlarını şekillendirmeye kalkıyorsunuz ve bu hakkı kendiniz de görüyorsunuz. Sizlere bu hakkı kim veriyor veya kimler? Sizler kimlersiniz? Diyebilmek, bunu haykırabilmek. İşte o zaman sen deli değilsin, evet deli değilsin ve asla deli olmayacaksın. Ayağa kalk, gerçek olan sözü ve onun sahibini aramaya başla. İsyanını başlat ama bu isyanı başlatırken ve sürdürürken samimi ol, dürüst ol, cesur ve yürekli ol. Menfaatçi olma….? Kendi deli saçması hayallerin için bir çıkış yolu olarak bu isyanı ve haykırışı görme. Görebilirsinde, bu eylemi deli olmayı seçmek buralarda özgürce uçmak için de kullanabilirsin. Ama sadece delilerden bir deli olursun ve onun ötesine geçemezsin. Kendi nefsinin ve arzularının tutsağı olarak daldan dala konar, oranın zevkini tadar ve nihayetinde birinin kör kurşunu ile yok olup gidersin. Tabii ki deli olarak. Deli olmak istemiyor musun? O zaman yüreğinin sesini dinle, akıl ile düşün, önünde duran söz sahiplerini ve sözlerini sorgula ama algılarla ve aldatmacalar ile değil, yüreğin ile ve sonucun da yüreğine hitap edeni seç. Korkma seçtiğin bu sözün her insan da karşılığı aynıdır ve bunun başka başka olma ihtimali yoktur. Çünkü fıtrat her insan da aynıdır. Bu seçim ile birlikte yüreğine ve fıtratına hitap eden söz sahibinin sana ulaştıracağı bilgileri kovala ve onları yakaladığında da sımsıkı tut. Tuttuğun bu gerçekler seni deli olmaktan kurtaracaktır. Onun için korkma. Ve onun sözünü sahiplen. Ama bu sahiplenmeyi başkalarının eli ile değil, söz sahibinin direk elinden tutarak bunu gerçekleştir. İşte o zaman sen deli değilsin. T.K. @kul6303839