A
Admin
Yönetici
Yönetici
Aynı odada, aynı işi yapan iki avukatın farklı ücret almalarının tek bir haklı sebebi, her ikisinin de bu durumu adil bularak kabul etmelerinin tek bir yolu var: İkisinin de diğerinin ne kadar iyi ve kaliteli ürettiğini görmesi ve kabul etmesi! Hangi avukat, dilekçesinin veya davanın savunmasında yaptığı işlerin diğer avukatın yaptığı işlerden daha iyi olduğunu iddia edebilir veya daha kötü olduğunu kabul eder? Hiç kimse! Fakat dürüst olalım, eğri oturup doğru konuşalım: Aynı dersi aldığımız arkadaşımız bir sorunun cevabını daha iyi bilmemiş miydi? Bir davada karşı tarafı savunan meslektaşımızın dilekçesini zevkle okuyup, bir suretini arşivimize ekleyip daha sonra yararlandığımız durum olmadı mı? Benim çok oldu. Antalya’daki müteahhidin ipotek hakkı davasında dilekçesini okuduğum meslektaşımı eşya hukuku profesörü sanmıştım. Ordu’daki bir müvekkilimin işi için idare mahkemesine yazdığım dilekçeyi Trabzon’a götürürken yolda okuyan genç meslektaşım, “Mehmet Bey, bu kadar güzel dilekçeyi nasıl yazdınız!” diyerek beni taltif etmişti. Diyeceğim, avukattan avukata zekâ seviyesi, tecrübesi, kişiliği, işe yatkınlığı, hayat tecrübesi, o anki dikkati ve yazım hızı gibi birçok konuda farklar var. Bütün bu farklar, avukat olarak neyi ne kadar zamanda ve kaliteli olarak ürettiğimizi ve diğerine ne kadar fark yarattığımızı belirliyor. O hâlde her avukat, bütün bu hasletleriyle değişik seviyelerde başarı gösterir. O hâlde farklı sonuçlar üreten avukatın, diğer avukattan daha farklı ücret alması haklıdır ve onun hakkını teslim etmek en adil olanıdır. Ancak avukatın bazı üstün yanları olabileceği gibi zayıf yönleri de olabilir. Bu da gerçekten aralarındaki farkı anlamayı zorlaştırır. O hâlde avukatların mesleki başarıları ölçülebilir ve değerlendirilebilir mi? Avukatlar için ölçme ve değerlendirme sistemi kurulmalı ise mesleki ilkelere azami riayet ederek nasıl kurulabilir? Diğer bir deyişle, avukatlıkta performans değerlendirme sistemi nasıl olmalı? Kaynak: gunce.com