A
Admin
Yönetici
Yönetici
İnsanların makamları ve mevkileri ne olursa olsun, kibirli olmamalı, tevazu sahibi olmalıdırlar. Onun için Nâcî der ki: Hak tevâzû edenin kadrini terfî eyler. Yani Allah mütevazı davranışlı insanların değerini yükseltir. Layık olduğu makamların kapılarını açar. Onlara izzet verir. Buna mukabil tevazu dışı görüntülere bürünenleri, nefsini okşayanları, ihtiras peşinde koşanları da zelil eder. Mahmud Ekrem der ki: Lâ’net o merd-i muhteşem-î bî-fazilete İkbâl-i dehri vâsıta-i imtiyâz eder. Yani gelip geçici bir bahtiyarlık için, kendini diğer insanlardan üstün gören, lüks ve gösteriş düşkünü faziletsizlere lanet olsun demektedir. Maalesef makam yetkilerini, sadece kendileri, çocukları, yandaşları, karındaşları lehine kullanan, saraylara, konaklara, villalara sığmayanların hali pür melaline söylenecek sözümüz kalmadı. Bunlarla yoldaş olmak, bunları alkışlamak, bunları siyaseten de olsa desteklemek, kişilerin ve memleketin mahvına sebebiyet verir. Çünkü bu gibilerin günahı ziyadedir. Bunlara ortak olmak zulümdür. Allah da zalimleri sevmez. Onun için insanlar, peşinde koştuklarının geçmişine bakmalı, bir de anlık durumlarına bakarak karar vermeli, cahilane hareketten uzak durmalıdır. Mustafa Fikri’nin dediği gibi: Nâdanlar ile olma sakın hem-dem ü hemrâh Kim duş olub âhirde belâya, deme eyvah Zira çakallarla düşüp, kalkmaktan sakın ki, sonunda başın belaya girmesin ve pişmanlık duymayasın. Söylentilerden üzülmeyesin. Hırsızların peşinde koşmayasın. Çünkü bu gibi insanların, kendinden başka, düşündükleri kişiler son derece azdır. Bunlar ölmeyecek gibi hareket eder, hak-hukuk dinlemez, sadece sömürmek, çalmak için yaşarlar. Oysa Meşhûrî der ki: Devlet olmaz âdeme âlemde istiğnâ gibi. Yani insanoğlu için tok gözlülük gibi bir saadet yoktur. Onun için insanlar kanaatkâr olmalı, hissini, ihtiraslarını şımartmamalıdır. Doyumsuzluk ateşi içinde kendini yakmamalı, millete ait olanı millete vermeli, milletin malına göz dikmemelidir. İnsan kanaat sahibi olmalıdır. Gönül dostu olmaya çalışmalıdır. Çünkü Ârifî Paşa (Ahmed) der ki: Etmez tarîk-i Hak’ta olan halka serfürû Eğmez minâre kâmetini bâd eserse de. Yani hak yolda olanlar hiç kimseye minnet etmez ve boyun eğmezler. Böyle insanlar en şiddetli rüzgâr karşısında bile eğilmeyen minarelere benzerler. Zira bu gibiler minnetsizdir, makam için, para için, mal için asla boyun eğmezler. Bunlar Allah’ın kulu olduklarını bilir, kula temenna etmezler, el etek öpmezler. Bu gibi dik duranları bilmek de hünerdir. Onlarla aynı yolu paylaşmak elzemdir. Onun için denir ki: Kâşâne-i gerdûn yıkılır, âha dayanmaz Canlar yakanın, sanma ki cân u dili yanmaz. Çünkü Allah adildir. Günümüzde olduğu gibi, ehliyetsiz, bilgisiz insanların makamlara oturtulması asla doğru değildir, hem de günahtır. Zira Allah: “Emaneti ehline veriniz” (Nisâ/58), çalanlara, soyanlara vermeyiniz, buyurmaktadır. Günümüzde suiistimallerin haddi hesabı yok, söylentiler tavan yapmış. Buna rağmen hâlâ Müslümanlar gaflet içinde, göremiyor, duymak istemiyor. Onun için de ‘aynı tas aynı hamam’ devam diyor, mankurtlaşmaktan asla vazgeçmiyor. Bu sebeple de her konuda kaos, tavan yapıyor. Sonuç olarak Ziya Paşa’nın dediği gibi: En ummadığın keşf eder esrâr-ı derûnun Sen herkesi kör, âlemi sersem mi sanırsın Yani kendini bu dünya için çok lüzumlu biri mi sanıyorsun? Bir bakarsın, en ummadığın insan, içindeki bütün sırları keşfediverir. Sen herkesi kör, âlemi de sersem mi sanıyorsun? Evet, millet maalesef efsunlandığı için, gözü görmüyor, aldatıldığı halde hâlâ yanlış olan yollarda devam ediyor. Oysa geçmişimizde sadece ülkesini, milletini düşünen hükümetlerimiz olmuştur. Örnek olarak Refah-Yol hükümeti bu konuda destanlar yazdırmıştır. Herkese kucak açmış, her kesimi rahatlatan maaş zamları yapmış, iç ve dış borcu azaltmış, havuz sistemiyle de sağa-sola kaçan paraların önü kapatmıştır. Bilmem anlatabiliyor muyum? Rahman ve Rahim, Kadir ve Muktedir, Gaffar ve Settar olan Allah’a emanet olunuz. “Ya Rabbi bu haftayı bize hayırlı ve bereketli kıl. Hayırlara yakın, şerlere uzak eyle.” Selam doğru yola uyanlara olsun. (Taha/47). 09.06.2025