A
Admin
Yönetici
Yönetici
Aralarında doktorlar, eski devlet görevlileri ve özellikle kadınlar ile çocukların bulunduğu yüzlerce kişi aylardır geleceklerine dair net bir cevap bekliyor. Bir grup aile şimdi Alman hükümetine karşı dava açmaya hazırlanıyor. Derslerle Beklenen Gelecek Fahima Saleh* dört çocuğuyla birlikte 16 ay önce Pakistan’a sığındı. Evindeki duvarlar Almanca fiil çekimleri, kelime listeleri ve gramer notlarıyla kaplı. Her gün çocuklarıyla birlikte Almanca çalışıyor. “Öğrenmek bizi ayakta tutuyor,” diyor. “Sırada ne var bilmiyoruz ama Almanya’ya gitme umudunu korumak için öğreniyoruz.” Saleh, Taliban rejimi altında artık güvende olmadığını söylüyor. Mezar-ı Şerif’te jinekolog olarak çalışmış, eşi ise polis memuruydu. Taliban’ın gelişinden sonra eşinden haber alamamış. “Hâlâ yaşayıp yaşamadığını bilmiyorum,” diyor. Kabul Belgesi Geldi, Vize Yok Saleh ve çocukları, Aralık 2023’te Almanya’dan resmi kabul mektubu aldı. Annalena Baerbock’un başlattığı Federal Kabul Programı kapsamında, özellikle savunmasız kişilere Almanya’da koruma sağlanması hedefleniyordu. Kabul mektubunda belirtildiği üzere Pakistan’a geçmeleri ve orada vize almaları gerekiyordu. Ancak o günden beri Alman elçiliğinden hiçbir geri dönüş olmadı. Gözyaşlarıyla konuşan anne şöyle diyor: “Eğer Afganistan’a dönmek zorunda kalırsak, bunu çocuklarıma nasıl anlatacağımı bilmiyorum.” Özellikle iki büyük kızı zorla evlendirme tehlikesiyle karşı karşıya. Afgan Aileler Dava Açıyor Bekleyiş uzarken, hukuki süreç başlatıldı. Leipzigli sığınma hukuku uzmanı avukat Matthias Lehnert, yaklaşık 30 Afgan aile adına Berlin İdari Mahkemesi'ne dava açtı ve vize işlemlerinin hızlandırılması için acil başvuru yaptı. “Federal hükümet, yasal olarak bağlayıcı bir kabul vaadinde bulundu,” diyen Lehnert, devletin bu sözünü yerine getirmemesi durumunda anayasal yükümlülüğünü ihlal etmiş olacağını vurguladı. Lehnert’e göre bu kişiler, Alman hükümetinin resmi kabulüne güvenerek her şeylerini geride bırakıp Pakistan’a geçti. “Siyasi iklim değişti diye bu sözler geri çekilemez.” Hükümetten Geri Adım Sinyali Ancak Almanya’da siyasi rüzgarlar farklı esiyor. Koalisyon anlaşmasında gönüllü kabul programlarının “olabildiğince” sona erdirilmesi hedeflenmişti. CDU’lu Şansölye Ofisi Bakanı Thorsten Frei yakın zamanda yaptığı bir açıklamada, “Her kabul taahhüdü yeniden gözden geçirilmeli ve mümkünse geri çekilmelidir,” dedi. Yargıya intikal eden davalarla ilgili Frei, “Almanya bir hukuk devletidir. Mahkemeler karar verir, biz de o kararlara uyarız,” ifadelerini kullandı. Vize Süreci Tamamlanan 2.400 Kişi Bekliyor Federal Göç ve Mülteciler Dairesi ile Federal Polis, kabul programındaki başvuruların çoğunu tamamladı. Başvurular güvenlik açısından da herhangi bir endişe doğurmamış durumda. Bu nedenle avukat Lehnert, vizelerin verilmemesi için herhangi bir geçerli neden olmadığını savunuyor. Fahima Saleh ise umudunu yitirmemeye çalışıyor. “Afganistan’da değil, Almanya gibi hukuk devleti olan bir ülkeye güveniyorum,” diyor neredeyse kusursuz bir Almancayla. “Çocuklarıma, bu ülkenin sözünü tutacağına inanmamız gerektiğini söyledim.”