A
Admin
Yönetici
Yönetici
ABD’nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Thomas Barrack, Lübnan’ın başkenti Beyrut’ta Lübnan Cumhurbaşkanı Joseph Aoun ile yaptığı görüşmenin ardından düzenlediği basın toplantısında gazetecilere hakaret etti.
Barrack, basın toplantılarında yaygın bir durum olan gazetecilerin aynı anda soru sormasından rahatsız olarak gazetecileri azarladı. Barrack, "Bekleyin, bekleyin, bir an için sesiz olun. size bir şey söylemek istiyorum. Bunun kaotik, hayvani bir hal almaya başladığı anda, biz gideriz. Sizden çok rica ediyorum. Neler oluyor bilmek istiyor musunuz? Medeni davranın, kibar ve hoşgörülü davranın çünkü bölgede yaşananların sorunu bu" ifadelerini kullandı.
Barrack, ardından gazetecilere, "Morgan (Ortagus) ve benim burada bu deliliğe katlanmamızın ekonomik olarak faydalı olduğunu mu düşünüyorsunuz? Sizin nezaketiniz, ilginiz ve düşünceli sorularınız doğrultusunda size yanıtlar vereceğiz. Eğer çalışmayı bu şekilde sürdürmek istemiyorsanız, gideriz." dedi.
Barrack’ın sözleri, Lübnan’da kamuoyunda ve siyasi çevrelerde sert tepkilere neden oldu.
Lübnan Cumhurbaşkanlığının sosyal medya platformundaki hesabından yapılan yazılı açıklamada, “Bugün konuklardan biri (Barrack) tarafından kürsüden sehven sarf edilen sözlerden dolayı” üzüntü duyulduğu belirtildi. Açıklamada, insana saygının temel ilke olduğu vurgulanarak, özellikle akredite gazetecilerin görevlerini yerine getirirken gösterdikleri emeğin teşekkür ve takdirle karşılandığı kaydedildi.
Lübnan resmi ajansı NNA’ya göre, Meclis Medya ve İletişim Komisyonu Başkanı İbrahim el-Musevi, Enformasyon ve Dışişleri bakanlıklarına çağrı yaparak, ABD Büyükelçisinin derhal bakanlığa çağrılıp kınanmasını istedi. Musevi, Barrack’ın ifadelerinin “Lübnan’a ve Lübnanlılara yönelik açık bir hakaret” olduğunu belirtti. Hizbullah milletvekilleri de benzer şekilde açıklamaları şiddetle kınadı.
Görsel ve İşitsel Medya Çalışanları Sendikası Konseyi, Barrack’ın Baabda Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda gazetecilere yönelik “uygunsuz ifadelerinin” kabul edilemez olduğunu vurguladı. Açıklamada, Saray’ın bu tür hakaretlere platform olmasının Lübnan egemenliğinin sembolüne zarar verdiği ve hem gazetecilerin hem de halkın onurunu zedelediği kaydedildi. Sendika, Barrack’ın derhal ve açık bir şekilde özür dilemesi gerektiğini bildirdi.
Lübnan Halk Konferansı Medya Sekreterliği de Dışişleri Bakanı Yusuf Recci’ye çağrıda bulunarak, ABD’nin Lübnan Büyükelçisi Lisa Johnson’ın bakanlığa davet edilmesini ve Barrack’ın sözlerine resmen itiraz edilmesini talep etti.
Lübnan Komünist Partisi de yaptığı açıklamada Barrack’ın ifadelerini “hakaret” olarak nitelendirerek en sert şekilde kınadı. Açıklamada, “Özgür konuşma her türlü vesayetten daha güçlü kalacaktır ve gazetecilerin onuru kırmızı çizgidir” ifadelerine yer verildi.
Lübnanlı Gazeteciler Sendikası ise daha önce yaptığı açıklamada Barrack’ın sözlerine tepki göstermiş, ABD’li temsilciden açık bir özür talep etmişti. Açıklamada, özür dilenmemesi halinde Barrack’ın “boykot edileceği” vurgulanmıştı.
ABD’li temsilcinin basın toplantısında kullandığı ifadeler, yalnızca gazetecilerden değil, siyasetçilerden, sendikalardan ve partilerden gelen kınamalarla birlikte Lübnan’da büyüyen bir diplomatik tartışmaya dönüşmüş durumda. Barrack’ın sözleri, basın özgürlüğü ve gazetecilerin onuru üzerinden Lübnan’da hem diplomatik hem de toplumsal bir krize yol açmış görünüyor.
Barrack, basın toplantılarında yaygın bir durum olan gazetecilerin aynı anda soru sormasından rahatsız olarak gazetecileri azarladı. Barrack, "Bekleyin, bekleyin, bir an için sesiz olun. size bir şey söylemek istiyorum. Bunun kaotik, hayvani bir hal almaya başladığı anda, biz gideriz. Sizden çok rica ediyorum. Neler oluyor bilmek istiyor musunuz? Medeni davranın, kibar ve hoşgörülü davranın çünkü bölgede yaşananların sorunu bu" ifadelerini kullandı.
Barrack, ardından gazetecilere, "Morgan (Ortagus) ve benim burada bu deliliğe katlanmamızın ekonomik olarak faydalı olduğunu mu düşünüyorsunuz? Sizin nezaketiniz, ilginiz ve düşünceli sorularınız doğrultusunda size yanıtlar vereceğiz. Eğer çalışmayı bu şekilde sürdürmek istemiyorsanız, gideriz." dedi.
Barrack’ın sözleri, Lübnan’da kamuoyunda ve siyasi çevrelerde sert tepkilere neden oldu.
Cumhurbaşkanlığından açıklama
Lübnan Cumhurbaşkanlığının sosyal medya platformundaki hesabından yapılan yazılı açıklamada, “Bugün konuklardan biri (Barrack) tarafından kürsüden sehven sarf edilen sözlerden dolayı” üzüntü duyulduğu belirtildi. Açıklamada, insana saygının temel ilke olduğu vurgulanarak, özellikle akredite gazetecilerin görevlerini yerine getirirken gösterdikleri emeğin teşekkür ve takdirle karşılandığı kaydedildi.
Siyasi çevrelerden kınama
Lübnan resmi ajansı NNA’ya göre, Meclis Medya ve İletişim Komisyonu Başkanı İbrahim el-Musevi, Enformasyon ve Dışişleri bakanlıklarına çağrı yaparak, ABD Büyükelçisinin derhal bakanlığa çağrılıp kınanmasını istedi. Musevi, Barrack’ın ifadelerinin “Lübnan’a ve Lübnanlılara yönelik açık bir hakaret” olduğunu belirtti. Hizbullah milletvekilleri de benzer şekilde açıklamaları şiddetle kınadı.
Basın meslek örgütlerinden sert tepki
Görsel ve İşitsel Medya Çalışanları Sendikası Konseyi, Barrack’ın Baabda Cumhurbaşkanlığı Sarayı’nda gazetecilere yönelik “uygunsuz ifadelerinin” kabul edilemez olduğunu vurguladı. Açıklamada, Saray’ın bu tür hakaretlere platform olmasının Lübnan egemenliğinin sembolüne zarar verdiği ve hem gazetecilerin hem de halkın onurunu zedelediği kaydedildi. Sendika, Barrack’ın derhal ve açık bir şekilde özür dilemesi gerektiğini bildirdi.
Lübnan Halk Konferansı Medya Sekreterliği de Dışişleri Bakanı Yusuf Recci’ye çağrıda bulunarak, ABD’nin Lübnan Büyükelçisi Lisa Johnson’ın bakanlığa davet edilmesini ve Barrack’ın sözlerine resmen itiraz edilmesini talep etti.
Partilerden ortak mesaj: Gazetecilerin onuru kırmızı çizgi
Lübnan Komünist Partisi de yaptığı açıklamada Barrack’ın ifadelerini “hakaret” olarak nitelendirerek en sert şekilde kınadı. Açıklamada, “Özgür konuşma her türlü vesayetten daha güçlü kalacaktır ve gazetecilerin onuru kırmızı çizgidir” ifadelerine yer verildi.
Gazeteciler boykot tehdidi yaptı
Lübnanlı Gazeteciler Sendikası ise daha önce yaptığı açıklamada Barrack’ın sözlerine tepki göstermiş, ABD’li temsilciden açık bir özür talep etmişti. Açıklamada, özür dilenmemesi halinde Barrack’ın “boykot edileceği” vurgulanmıştı.
Diplomatik krize dönüşebilir
ABD’li temsilcinin basın toplantısında kullandığı ifadeler, yalnızca gazetecilerden değil, siyasetçilerden, sendikalardan ve partilerden gelen kınamalarla birlikte Lübnan’da büyüyen bir diplomatik tartışmaya dönüşmüş durumda. Barrack’ın sözleri, basın özgürlüğü ve gazetecilerin onuru üzerinden Lübnan’da hem diplomatik hem de toplumsal bir krize yol açmış görünüyor.